Bir aydan az kaldı. 27 gün sonra bugün sandıktan çıkacak sonuçlarla ülkemiz siyasi yönetim olarak yeni bir döneme adım atacak.
14 Mayıs tarihinde vatandaşların kararıyönetimi değiştirecek ya da her şey bir tarafa bir dönem daha aynı şekilde devam diyecek!
Gözlemlerime görevatandaşlar, partilerden ziyade milletvekili adaylarını yakın takibe aldı. Ancak seçmene göre, adayların kimisi çok tanıdık, kimisi sima olarak yakın, kimisi ise ilk defa vatandaşa elini uzatıp kendisini “ben filan parti milletvekili adayıyım” diye tanıtmaya çalışıyor.
Bu konuda isim vermeden konuşacak olursak, şahsen siyaset yapanları şimdiye kadar tanıdığımı düşünürdüm. Benim dahi tanımadığım, daha doğrusu ilk defa ziyaretimize gelerek, kendisini tanıtırken, elini sıktığım milletvekili adayları var.
Dediğim gibi seçimlere 27 gün kalmasına karşın daha tanışmak kısmet olmayan milletvekili adaylarımız var!
Dolayısı ile bizler basın mensubu olarak henüz tanışmadığımız milletvekili adayından bahsederken, vatandaşın durumunu düşünmek dahi istemiyorum!
Bu konuları ve başka konuları önümüzdeki 27 günlük süre içinde konuşma fırsatımız olacak. Ancak bugün sohbetimizin konusu Ak partinin aday tanıtım toplantısı olsun istedim.
Ak Partinin 2018 ya da daha önceki aday tanıtım toplantılarını herkes hatırlar. Meydanlara sığmayan bir Ak partiden bahsediyorum. Gazeteden çıkıp, salona doğru yürürken, büyük heyecan içinde, yeni bir başarıya daha imza atmak için sabırsızlıkla bekleyen coşku ve heyecanı yüksek bir toplulukla karşılaşacağımı düşünüyordum.
Konuşmacılar geçmişte ülke genelinde yapılan çalışmalardan bahsederken, gelecek dönem adına yeni şeyler söylemek, umut vermek, toplumda beklentileri yükseltmekten hiç söz etmediler.
Ülke genelinde yaşanan hayat pahalılığı nedeniyle toplumun alım gücünün yeniden yükselmesini sağlamak amacıyla yapılacak çalışmalar üzerinde durmadılar. Yüzde 10’ların üzerinde seyreden işsizlik, sokakta boş gezen milyonlarca üniversite mezunu gençlerin sorununa dair çözüm önerisi sunmadılar. Sokağa baktığımızda karşılaşılan sorunların çözülmesi hakkında bir açıklama olmamasını garipsediğimi söylemek isterim. Yani demem o ki Ak Partinin eskiden yaptığı programlar yerini böylesine isteksiz, heyecansız coşkusuz programlara bırakmasını garipsedim.
Bu durumu salonda sohbet ettiğim arkadaşlarla paylaştığımda verdikleri cevap aynen şöyle oldu: “ramazan ayında olduğumuzu ve insanların oruçlu olduğunu unutmamak lazım. Bu durum doğal olarak insanlarıyani bizleri ister istemez rehavete düşürdü” dediler.
Neyse diyelim ve bu konuyu noktalayalım. Yarın İYİ parti ve MHP’nin karargah açılışlarını değerlendirmeye çalışacağım. Tabi daha önemli bir konu söz konusu olmaz ise.