Yozgat’ın Valisi değişmiş. Bu beklediğim bir şeydi.
Ziya Polat valilik görevinde 3 yılı doldurmuştu. 3 yılın üzerinde valilik pek olağan bir durum olmadığı için bu yönde beklentim vardı. Ancak bu sıradan vakanın bizim için dikkate değer iki yönü bulunmaktadır.
Birincisi Ziya Polat’ın Kars’a vali olarak atanması, ikincisi Yozgat’a uzunca yıldır ilk defa valilik görevini icra eden bir ismin vali olarak atanması.
Yaklaşık 20 yıldır hemen her vali ile tanışma, görüşme veya başkanlıklarındaki toplantılara katılma imkanım oldu. Kendilerini ve çalışmalarını da yakından takip ettim.
Özellikle Amir Çiçek’le başlayan süreçte her vali ile yok bu cümleyi düzeltmem lazım Abdulkadir Yazıcı hariç her vali ile birebir görüşme, Yozgat’ı konuşma fırsatımız da oldu.
Bu süreçte Necati Şentürk valilik tecrübesi ve zekası, Kemal Yurtnaç tecrübesi, zekası ve proje kafası ile beni heyecanlandıran ve son 20 yıldaki valilerin tamamından ayrılan isimler olmuşlardır.
Ancak Necati bey idarei maslahatı seçmiş Yozgat’ta görev yaptığı süre içerisinde bürokrasinin sorunsuz çalışmasını temin etmiş ve kafa rahat bir dönem geçirmiştir.
Kemal Bey ise tüm halef ve seleflerinden öteye Yozgat’ı karış karış gezmiş, ilin potansiyellerine dair çalışmalar yapmış, şehrin dinamiklerini bu şehir adına artı değere dönüştürecek çalışmalar içerisine girmiştir. Ancak göreve başladıktan kısa süre sonra gerçekleşen “darbe girişimi” yapabileceklerine çok büyük bir ket vurmuştur. Yozgat için iyi ve güzel şeyler üretebilecek ve bu yönde ciddi çalışmalar yapan Yurtnaç FETÖ soruşturmaları ve FETÖ’den boşalan yerlere hücum eden iktidar yanlısı cemaat, tarikat, vakıf, dernek, cemiyetlerin tazyiki altında kalmıştır. Kendilerinin görevden alınmalarında da bu yapıların etkinliği vardır.
Sözün kısası, Yurtnaç olağan şartlar altında Yozgat valiliği görevini ifa etmiş olsaydı, Kabalı’ya hasada gidipte “kapalı kapılar ardında” Kabalı’yı karalayan valilerle zaman tüketmeyecektik.
Ziya Polat’a gelince; kötü bir valilik dönemi geçirmişlerdir Yozgat adına. Valilikte tecrübe kazanmış, siyaset, bürokrasi ve bakanlıklarda dost sayısını artırmışlardır. Yozgat’ta geçen 3 yıllık süreçteki bu dostluk ilişkileri Kars valiliği ile ödüllendirilmesini sağlamıştır.
Kendisi ile 3 kez yüz yüze, bir kez telefonda görüşmüş, Yozgat’ı, sorunlarını ve çözüm önerilerini konuşmuş kişi olarak, şunu açık ve net söyleyebilirim, 15 Temmuz sonrası girilen “devletin partileşme” sürecinde Ziya Polat bey Yozgat kaygısı taşımayan, Yozgat’ın gerçek sorunlarına ve çözümlerine eğilmeyen, bu konuda ciddi çalışmalar yapmayan, popüler gündemin peşinde basında bolca yer alan, bir vali profili ile veda etmektedir.
2021 sonbaharında Şefaatli’deki yatırımcıyla tevafuken benim de bulunduğum ortamda yaptığı görüşmede işini büyütmek, Yozgat’ta üretilecek ürünlerin miktarını artırıp daha fazla istihdam yaratmak isteyen yatırımcıya “senin paran çok, sen kiralarsın da alırsın da, devletin desteğini boş ver” cümlesi; bu şehre bakışının ve valilik yapacağı Kars için de nasıl bir gayretle çalışacağının ön izlemesidir.
Ancak şu da bir gerçektir ki, bürokratı ve siyaseti çalıştıran; şehrin birlik içerisinde, aynı kaygı ile hareket eden, ciddi organizasyonlara sahip olması ve bu yapıların çalışması ile mümkündür. Bakınız Kayseri, bakınız Konya…
Yozgat kendi içerisinde bu kadar parçalı ve kavgacı, STK’lar yetkin ve etkin olmaktan uzakken ve siyaset kurumu Yozgatlı için bir kaygı sahibi değilken, valinin bu kaygıyı çekmek ve Yozgatlı elini taşın altına koymazken, bürokratın bu riski almasını beklemek hayal olur.
Bu açıdan bakınca da daha iyi bir ile vali olmak için çalışmak varken neden fincancı katırlarını ürkütsünler ki… Neticede siyaset memnun, STK’lar memnun, bürokrat memnun… Herkes alacağını almışken, Yozgat ve Yozgatlı kaybetmiş çok mu önemli….
Son söz, yeni valimizin valilik görevinden geliyor olmasına da fazlaca anlam yüklemeyelim. Devletin işlerliği değişmiş ve Yozgat üst paragraftaki gerçekliklerle yaşarken; yeni bir hayal kırıklığına hiç ihtiyacımız yok.