İç İşleri Bakanı Ali Yerlikaya göreve geldiğinden beri başarılı çalışmalara imzalar atıyor.
Çeteler ve uyuşturucu kaçakçılarına yönelik operasyonların sayısı artarken, bu operasyonlardaki nokta atışı başarılar, gayrı meşru her türlü faaliyetin ve bu işlere karışan her kişinin canını yakan bu çalışmalar bürokrasi, kolluk kuvvetleri, siyaset ve yargıdan da hak ettiği desteği almalıdır.
Geçmişten günümüze özellikle siyasetle iç içe giren ve siyasetin etki alanındaki bürokrasi, kolluk kuvvetleri ve yargıyı da etkisi alan suç örgütleri ve uzantıları, devletin son dönemdeki kurumsallığını yitirmesi ile de iyice palazlanmış, sosyal hayatı tehdit etmeye başlamış ve okul önlerinde dahi pervazsızca uyuşturucu pazarlayacak düzeye gelmişti.
Hatta bir dönem devlette danışmanlık da yapan bir STK başkanının kilolarca uyuşturucu ile yakalanması, iktidara yakın bir STK başkanının uyuşturucu satıcısı olduğu gerekçesi ile polisle kovalamacalar yaşadığı hala hafızalarımızdadır. Uyuşturucu satıcısı olduğu iddia edilen kişinin soruşturma ve yargı süreci devam ederken, şahsın aile bireylerinin devletin valisi ve alay komutanını iki koluna alıp, basına pozlar verip manşetlerden bu fotoğrafı yayınlayarak; devlet birimlerine örtülü mesajlar verip yargı da dahil bürokrasiyi etkilemeye çalışarak olayın üstüne gidilmemesi, devletle kol kola oldukları mesajını da hatırlarız. Bu iki olay dahi suç örgütlerinin siyaset ve devlet ile nasıl iç içe girdiğinin somut örnekleridir.
Bakan Yerlikaya’nın göreve geldiğinden bu tarafa yaptığı çalışmalar ve ortaya koyduğu iradesi; bir devrin kapandığını işaret etmektedir. Eski devirdeki bu çarpık ilişkiler ağından güç alan suç çeteleri ve uzantılarının yeni dönemde nefes dahi alamayacakları, nerede ve kim olursa olsun toplumun huzurunu bozacak her türlü eyleme karşı devlet refleksinin teyakkuzda olduğu aşikardır.
Devlet, Ali Yerlikaya ile devlet olmaklığını hatırlamıştır. Devletin ve kurumlarının siyasetçinin ve siyasetçinin kazanç hanesinin bir aygıtı olmayacağı, kolluk kuvvetleri ile yargının da bu yeni döneme ayak uydurarak, devletten ve bakanın iradesinden aldığı güçle mücadeleyi, sert, kararlı, bağımsız ve sonuç alacak şekilde yapacağı, yaptığı günleri yaşamaktayız.
Umuyor ve diliyorum ki, köhnemiş siyaset anlayışımız ve onun uzunca yıllardır asli vazifesinden uzaklaştırdığı emniyet, jandarma ve yargı camiamız tüm eksiklerine ve zaaflarına rağmen kurumsallığın birikimlerini doğru kullanarak, zaaflarının sistemi aksatmasına müsaade etmeyerek, devletinin ve milletinin yanında olarak, huzur ikliminin hakim olmasına destek vereceklerdir.
Bu destekle beraber kendisini devletin yerine koyanlar veya devletten ve devletin kurumlarından üstün sayanlar toplumun huzurunu bozmaya yeltenemeyecek, meşru çizginin dışına çıkma arzusuna girenler devletin varlığını ve kurumların caydırıcı uygulamalarını hatırlayarak çeki düze olacaklardır.
Sayın Bakana özlediğimiz devleti yeniden inşa etme ve hatırlatma çabasında başarılar diliyorum.