Engelli vatandaş kök hücre nakli bekliyor

1995 yılında işçi olarak gittiği Suudi Arabistan’ın Medine şehrinde inşaatın 7’nci katından düşerek sakat kalan Taşçı, 5 yıl orada tedavi gördükten sonra Türkiye’ye döndüğünü ve malulen emekli olduğunu söyledi.Taşçı, o günden bu yana bacağında demirle yaşadığını ve sürekli diz altında yaralar oluştuğunu ifade etti.
Emekli maaşının yetmemesi nedeniyle ayakkabı boyacılığı yapmaya başladığını belirten Taşçı “Gerek Suudi Arabistan olsun, gerekse Türkiye’de ki hekimler olsun benim bacağıma bir şey yapamayacaklarını söylediler. Ben de kaderime razı olup öyle yaşamaya başladım. Çocuklarım büyüdü. Kızım hasta, torunum engelli. Onların bakımı için daha fazla paraya ihtiyaç olunca, Belediye Başkanımız ve Kaymakamımız, bana boya sandığı, boya malzemesi aldılar. Başkanımız otogarda bir de yer verdi. Ben orada boyacılık yapmaya başladım.
Sabah erkenden eşimin yardımıyla merdivenlerden iniyor, otogara gidip ayakkabı boyuyor, üç beş kuruş bütçemize gelir sağlıyordum. Sürekli otura otura bacağımdaki toplardamarlar çalışamaz duruma gelmiş, kan dolaşımı olmuyormuş. Bu durum ayağımda oluşan yaraları daha da azdırmış ve ayağım çürümeye başlamış. Bunun için artık çalışamıyorum, evde yatıyorum” dedi.
Kızı hasta torunu engelli.
Kızının hasta, torununun işitme ve konuşma engelli olduğunun, altını çizen Taşcı, “Evde benden başka geliri olan aile ferdi yok. Kızım hasta, torunum işitme ve konuşma engelli. Her masrafı benim karşılamam gerekiyor. Çürüyen bacağım için önce Yozgat Şehir Hastanesine gittim, oradan Ankara Hastanesi cildiye bölümüne sevk edildim. Ankara Hastanesi’nde cildiye, kalp damar cerrahi, plastik cerrahiye de muayene oldum ve bana 6 ay süreyle uygulanacak bir tedavi verdiler. Orada muayene olduğum kalp damar cerrahi doktorum, bana kök hücre uygulaması yapacağını söyledi. Ben bunun ne olduğunu ve kaça mal olacağını bilmiyorum.
Fakat araştırdığım kadarıyla benim bunun ücretini karşılamam mümkün değil. Bir aydır telefon bekliyorum. Ancak arayan olmadı” diye konuştu.
“Çektiğim ağrılar dayanılır gibi değil”
Çürüyen ayağındaki yaralara sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez pansuman yapıldığını, ve bu pansumanlar sırasında korkunç ağrılar çektiğini vurgulayan Taşçı “Sabah ve akşam o yaraların temizlenmesi sırasında çektiğim ağrıları anlatamam. Zaman zaman bu ağrılar dayanılmayacak seviyede oluyor. İnanın ağrıdan bazen şu koltuk değnekleriyle başıma vuruyorum. Yerlerde sürünüyor, ölmek istiyorum.
Şu anda Ankara’da ki kalp damar cerrahi doktorumuzdan telefon bekliyorum. Gece uykusu uyuyamıyorum. Azami uykum 2 saat. Sancı başlayınca ellerimin, dizlerimin üzerinde dört dolanıyorum. Sabaha kadar uyuyamıyorum. Ben uyumadığım gibi aile fertlerim de uyuyamıyor. Ben önce Allah’tan, sonra tüm doktorlarımızdan, dostlarımdan bana yardım eli uzatmalarını bekliyorum.”dedi.