Dalga dalga dağlarına
Serin serin rüzgarlarına
Çalışkan samimi insanlarına merhaba Yozgat
Karla döşenmiş yollarına
Buz kesmiş saçaklarına
Sıcak yüzlü insanlarına merhaba Yozgat
Üzüm bağlarından, nohut tarlalarına
Üç oklarından, Boz oklarına
Tarih kokan Kızıl topraklarına merhaba Yozgat
Saat kulesine
Çapanoğlu camisine
Her köşe başında bir testi kebapçısına merhaba Yozgat
Soğuk karlı kışlarına
Gelin olmuş ağaçlarına
Samur samur tepelerinden kızıl gün batışlarına merhaba Yozgat
Zamana meydan okuyan camilerine
Nostalji kokan küçük şirin dükkanlarına
Hacı amcalarına, Melek teyzelerine merhaba Yozgat
Arap çorbasından, Madımak’ına,
Çeşit çeşit kebaplarından, kurulmuş yer sofrasına
Uzun ince yollarından insana hayat veren yaylasına merhaba Yozgat
Gittim Bozok obasına
Çıktım Çamlık yaylasına
Her gönülde bir Yozgat sevdasına merhaba Yozgat
Soğuktur suların içilmez
Sevdim seni nedendir bilinmez
İnsanlarının iyiliği güzelliği dünyalara değişilmez Yozgat
Yozgat’ın sadece insanları bile bir destan yazmaya değer fakat ben görebildiğim anlatabildiğim özelliklerini de katarak bu şiiri yazmak istedim.Yozgat’ın bana kattığı değerlere karşılık olarak.