Düzenli okuyucularımızın malumudur. İlimizde yaşayan yaklaşık 40 bin engelli ve onların ailelerinin hayatlarını kolaylaştırmak için Kadın Termal Aqua Park’ın, yanı başına yapılacak Engelli Eğitim Rehabilitasyon ve Yaşam Merkezi’nin parçası olmasını önermiş, bu tesis kurgumuzun detaylarını 15 Şubat’ta gazetemiz manşetinden kamuoyu ile paylaşmıştık.
Bu sayede ilimizin Türkiye’de bir elin parmak sayısına dahi ulaşmayan nitelikte bir merkeze kavuşması ve bugünkü değerle 25 milyon TL’nin üzerinde maliyeti olan termal aqua parkın da atıl durumdan kurtulmasının mümkün olacağını ifade etmiştik.
Aradan 7 ay geçti. Engelliler, onların aileleri, oluşacak istihdam ve diğer sektörlere yansımaları ile yaklaşık 150 bin Yozgatlının hayatına direkt ve dolaylı etki edecek bu öneri için bu güne kadar hiçbir kurum ve kişiden olumlu ya da olumsuz ses çıkmadı.
Valilik makamı önerdiğimiz tarihte Özel İdare bünyesinde olan bu tesisi daha aktif ve şehir için fayda üreten bir merkeze dönüştürmekten ziyade, sırtında kambur olarak görmüş ve ‘devret kurtul’ anlayışı ile Yozgat Belediyesi’ne devrederek rahatlamıştır.
Öneriyi hiçbir bedel ödemeden projelendirip, inşa edip, hizmete sunabilecek Yozgat Belediyesi, derde derman, işsize istihdam, il ekonomisine girdi oluşturacak bu konuda sus pus olmayı tercih ederken, geçen süre içerisinde Özel İdare’den kendisine tahsis edilen aqua parkı işletmek için “içerisinde yer alan yüz binlerce liralık ekipmanı boşaltmak ve yerine daha yüksek bedellerle yenisini almayı” planlamakla meşgul.
Engellilerin birinci derecede muhatabı olan Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü eminim önerimizden haberdar dahi değildir. Zira her bir engelli aile ile iletişimde olan, onların sıkıntılarını birebir bilen bir kurum önerimizi dikkate alır, varsa eksikleri tamamlar ve bu konuda gerekli bürokratik girişimlerde bulunurdu. En azından, sonuçta bir şey değişmese de bazı kurumların yaptığı gibi “bu konuyu dile getirmeniz iyi oldu. Teşekkür ederiz.” vb cümleler kurarlardı. İddialıyım haberdar dahi değillerdir.
Milletvekilleri ve aklından vekillik geçen kişiler, toplam nüfusu 420 bin olan Yozgat’ta 150 bin kişinin hayatına doğrudan ve dolaylı etki edecek bu projenin detayları hakkında bizi rahatsız ederler, sahiplenir ve gerçekleşmesi için çaba sarf ederlerdi. Zira 150 bin, Yozgat için büyük rakamdır ve içerisinde 100 bine yakın oy potansiyeli barındırmaktadır. 100 bin oy sahibinin hayatına dokunmuş, onlara hayata tutunma ve nefes alma imkanı tanımış, “Çocuklarımın canını benden önce al Allahım” diye dua eden anne babalara kol kanat germiş, evlatlarının ikinci bir ailesi olmuş kişi olarak; karşılarına vekil adayıyım diye çıkmak, tabiri caizse vekilliği çantada keklik yapabilecekken.
Engelli dernekleri, engelliler ve engelli ailelerinden de konudan haberdar olanların ne bir tepkisi ne bir talebi olmuştur. Olmayacaktır da.
Yukarıda tek bir önerimizi örnekledik ve bu öneri ile ilgili kurum ve kişilerin sessizliğine de yakından şahidiz. (Şu ana kadar 7 öneride bulunduk, hatta sitem bile ettik lakin hiçbir önerimizi üzerine alınan, kendini sorumlu hisseden, tepki veren çıkmadı. İnternet sayfamızdan bu önerilerimize ulaşabilirsiniz). Bu şahitliğimizdir, yazımızın başlığının cevabı.
Tek cümle ile ifade edecek olursak; kendi derdini bile sahiplenmeyen bir toplulukla ve onların bu teslimiyetçi yaklaşımlarını iyi yönetip “lütfedilene” razı eden bir siyaset, bürokrasi, yerel yönetim anlayışı ile çözüme ulaşmak güçtür.
A. Koçak’ın da dediği gibi; “Sorunları ille de yazılım sorunu olarak görüp sürekli işletim sistemi ve uygulama değiştirmek hiç bir şeyi düzeltmeyecektir. Sorunlar bu topraklarda donanım kaynaklıdır”.