""

Tehdit edildik. Korktuk! « Yeniufuk Gazetesi

24 Kasım 2024 - 18:05

Tehdit edildik. Korktuk!

Şubat ayından bu tarafa Yozgatımız’ın dertlerini konuşmaya ve aklımızın, tecrübemizin ve birikimlerimizin yettiği kadarıyla bu dertlere derman olabilecek önerilere kalem oynatır olduk.

Tehdit edildik. Korktuk!
Son Güncelleme :

14 Ekim 2021 - 17:00

Şubat ayından bu tarafa Yozgatımız’ın dertlerini konuşmaya ve aklımızın, tecrübemizin ve birikimlerimizin yettiği kadarıyla bu dertlere derman olabilecek önerilere kalem oynatır olduk.
Yeri geldi istihdam, katma değer ve yan sanayiler oluşturabilecek çözüm önerileri sıraladık, yeri geldi işsizlik, göç, çarpık şehirleşme, sanayileşememe, şehirleşememe gibi sorunların çözümünü sağlamada yetersiz kalan kurumları eleştirdik.
Maksadımız; içinde yaşadığımız belki de yaşamak zorunda kaldığımız Yozgatımız’da 420 bin kişiyle birlikte huzur ve güven içerisinde yaşayacağımız bir Yozgat’ı inşa edebilmek, bu çalışmalara katkı sunmaktı. Halen de bu anlayıştayız.
Huzur ve güvenin iş alanlarının genişlemesi, sofralara fazladan bir ekmeğin daha girmesi ile mümkün olduğunu biliyoruz.
Nitelik ve beceriyi artırması için eğitimi, sağlıklı bir toplum ve nesil için sağlık sistemini, sosyal yaşantının kurallarını inşa ve çekidüze etmesi için kolluk güçleri ve adalet sistemini, şehirleşme ve sosyal yaşantıdaki temel insan ihtiyaçlarının karşılanmasında verimli ve etkin çalışması için yerel yönetimleri, bu kurumları kontrol ve koordine edebilecek mülki idareyi ve tüm bu yapıların üzerinde örgütlü ve toplumun ortak menfaatlerine çalışması için STK’ları konu edindik.
Bu kurumları ve yöneticilerini, zaman zaman yönetim tarzları, Yozgat’a bakış açıları ve uygulamaları nedeniyle eleştirdik. Yozgat’ta yaşayan, bu eylemlerden birinci derecede etkilenenler olarak, bu uygulamaların Yozgat ve Yozgatlı’ya verdiği zararı, yapılanların bazılarının yanlış olduğunu dile getirdik.
Beklentilerimizi, umutlarımızı ifade edip, olması gerekenin ne olduğuna dair de çözümler sunduk. Başarılı ve şehre katkı sunan uygulamaları da takdir etmesini bildik.
“İşsiziz, istihdama öncelik verin” dedik. “Sofralarımızdaki ekmek her geçen gün küçülüyor, şehre ekonomik girdi sağlayacak çözümlere odaklanın” dedik. “Bu şehirden göçmek zorunda kalıyoruz, gittiğimiz yerlerde de çokta huzurlu olamıyoruz doğduğumuz şehirde çalışarak, üreterek yaşayabileceğimiz bir Yozgat inşa edin” dedik.
Bazen dilimiz sert oldu bazen çok naifçe ifade ettik. Akademik dil üniversite hocalarının, politik dil siyasetçilerin ve siyasetle iç içe geçmiş kurumların işidir. Onlar gibi ifade edemeyiz belki ama ifade ettiklerimiz içinde yaşadığımız toplumun ortak dertleridir.
Akademik ve politik dil kullanmak mümkün müdür? Elbette ki mümkündür. Kullanabilir, o şekilde de yazabiliriz. Hatta suya sabuna dokunmadan (pandemi dönemindeyiz lütfen suyu sabunu ihmal etmeyin, ellerinizi sık sık yıkayın.) kimseyi eleştirmeden, hiçbir sorumluluk almadan ve hiçbir kişiye kuruma sorumluluk yüklemeden, kazanç artırıcı şekilde de yazabilir miyiz? Yazarız!
Ama bu hakkaniyetli olur mu, bu kadar sorunla boğuşan bir toplumun içinde yaşarken. Ve bu sorunları azalma eğilimine girmesi gerektiği halde her geçen gün kartopu misali büyümeye devam ederken.
Bu yaklaşımı hakkaniyetli bulmadığımız için art niyetli olmadan, kişilik haklarını zedelemeden, eleştirdik. Hakkaniyetimize ve samimiyetimize Yozgat için sunduğumuz ve sunmaya devam ettiğimiz/edeceğimiz çözüm önerileri/projeler birer delildir.
Bu yazılarımız ve önerilerimiz karşılığında beklentimiz, kurumların sistemleri, yönetim tarzları ve uygulamalarına dair küçük bir “acaba” dedirtebilmekti. 7 aylık zaman zarfında tek bir olumlu veya olumsuz tepki de almamıştık.
Lakin bundan sonra biraz çiçek böcek konularına eğilmek istiyoruz. Böceklerin yaşamı, çiçeklerin nasıl dikilip sulanacağı, bakımlarının nasıl yapılacağı konularına eğilmek daha akıl kârı gibi görünüyor.
Zira yazılarımıza ilk tepkimizi aldık. Mutluyuz Yozgat’ta sesinize ses olanlar da varmış. Gazetemizde geçtiğimiz günlerde yapılan bir haberden dolayı, bir kurumun yetkilisi arayıp bundan sonra, gazetemize tebrik ve kutlama mesajları vermeyeceklerini beyan etmiş.
Açıkçası korktuk, panikledik. Ya diğer kurumlar da aynı tepkiyi verirler ilan, reklam, tebrik ve kutlama mesajları gibi yayınlarını çekerlerse naparız diye kara kara düşünmeye başladık. Nasıl döner bu çark, bu kafa nasıl çalışır, memleket için neler yapabiliriz ortak kaygısına katkı sunmak için diye bir dert aldı bizi şimdiden. Ve verdik kararımızı.
Artık mevzumuz çiçek-böcek. Yorumlarınızla ve telefonla bilgi verirseniz kurumlarınızı ve uygulamalarınızı konu edinmek yerine; sizlerin seçeceği çiçekler ve böcekler hakkında yazarız. Böylelikle sizi mutlu eder, ilan, reklam, kutlama ve tebrik mesajlarının da devamını sağlamış oluruz…

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.