Bu iki önemli çalışma neticesinde umarım ve ümit ederim ki, Yozgat bir şeyler kazansın. Ancak Yozgat’ın bir şeyler kazanabilmesi için en öncelikli olarak İlin yöneticileri, idarecileri, kısaca seçilmişleri ve atanmışları el birliği ile öncelikleri belirleyip, sorunları ortadan kaldırmalıdır.
İş adamları zirvesi ile ilgili kaleme aldığım yazılarda Yatırımcı bakımından İldeki alt yapı sorunlarından kısaca bahsetmiştim.
Şimdi ise İl Genelinde İş yapan istihdama katsı sunan yerli İş adamların katılımı ile düzenlenen Ekonomi toplantısı sonrası da aynı konulara maalesef yine değinmek durumundayım.
Elbette ekonomik yönden gelişmenin ve kalkınmanın temelinde yatırım gelmektedir. Fakat bir yatırım yapılabilmesi için ve yatırımcının işini kolaylaştırmak bakımından belirlenen yatırım alanlarının alt yapı sorunu şimdiden çözümlenmelidir.
Zira yatırımcı geldiğinde alt yapı sorunlarıyla uğraşarak, zaman kaybetmemelidir. İlin gelişmesi ve kalkınması için yatırım hamlesinin merkezden başlatılarak, bütün ilçelere yayılması gerekir. Yozgat’ı merkezden ibaret olarak düşünmemekte büyük fayda vardır.
Yozgat’ın değerleri 14 İlçenin tamamında bulunmaktadır. Dolayısıyla her ilçenin kendine göre bir değeri ve potansiyeli vardır. Yozgat’ın öncelikli olarak yer altı ve yer üstü zenginlikleri belirlenmelidir.
Dışarıdan gelecek İş adamlarına veya buradaki iş adamlarına elle tutulur bir şeyler vermek gerekir. Bir İşadamı merkezde ne yapması gerektiğini ya da herhangi bir ilçemizde işine nelerin yaradığını bilmesinde büyük fayda vardır.
Mesela öteden bu yana Yozgat’ı anlatırken veya tanıtımla ilgili birkaç laf edilmesi gerektiğinde halen şöyle bir ifade kullanılmaktadır.
“Yozgat Türkiye’nin tam ortasında yer almaktadır. Toprakları tarım ve hayvancılığa en müsait bir yöredir. Konya İlinden sonra Anadolu’da en büyük toprak bütünlüğüne sahip bir şehirdir. Sonuç olarak büyük baş ve küçük baş hayvan sayısı belirtilmektedir.”
Fakat bu anlatılanlarla bir bağlantı kurabilmek için gerçekleri de görmek durumundayız. Bugün Boğazlıyan dışında Yozgat merkez başta olmak üzere hayvan pazarları bulunmamaktadır. Tarım kenti olarak anlatılan şehirde halen bir buğday pazarı yoktur.
Dolayısıyla Yozgat’ın her ne kadar tarım ve hayvancılık konularında önemli İller arasında olduğu anlatılsa da görünen köy kılavuz istemez.
Haberlerden okuduğum kadar “Yozgat Türkiye’nin Davos’u olacak’mış” güzel bir tarif ama bu hayalin gerçekleşmesi için Siyasetçinin, Sivil Toplum Kuruluşlarının, Seçilmişlerin ve Atanmışların bir araya gelip, Yozgat’ın bütün potansiyelini birlikte tespit ettikten sonra besmele çekip, yol almak gerekiyor.
Sonuç olarak yatırımcı çok laftan ziyade kendisi için cazip gelişmeler olup olmadığını hesap eder, sonra yatırım yapıp yapmamak üzere bir karar verir. Bizim Yozgat olarak yatırımcılara cazip tekliflerimiz olmadığı sürece buraya kolay kolay yatırımcı gelmez diye düşünüyorum.