""

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ YETMEYECEK! « Yeniufuk Gazetesi

28 Kasım 2024 - 16:36

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ YETMEYECEK!

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ YETMEYECEK!
Son Güncelleme :

05 Mayıs 2017 - 7:00

Türkiye’nin yerleşik siyasi sistemine değişiklik getiren 18 maddelik anayasa referandumundan sonra sıra yeni sistemi aktif kılacak uyum yasalarına gelmiştir.
Anayasa değişikliği sadece siyasal yönetimi değil, ekonomiyi, sosyal hayatı, kamu yönetimini ve devlet-vatandaş iletişimini içeren bütün katmanları etkileyeceğini daha önce de yazılarımda ifade etmeye çalışmıştım.
***
Sanayiciye, ihracatçıya, esnafa ya da kamudan hizmet alan herhangi bir vatandaşa sorsanız devletle ilişkilerde karşılaşılan en önemli sorunun bürokrasi olduğunu söyleyecektir. Bu sorun bir türlü çözümlenemedi. Yozgat gibi küçük şehirler de daha çok dikkat çekmektedir.
Devletin kamu hizmeti üretmeleri için konumlandırdığı, uzmanlık alanlarına göre iş bölümü yaptırarak doğrudan vatandaşa hizmet üretmek için istihdam edilen kişilerin ve kurumsallaştırılan yapının, hedeflenenin aksine, kamu hizmetlerinden yararlanmaya çalışanlara/vatandaşa güçlük çıkarmalarını hiçbir zaman anlamadım.
***
Bugün mevcut kanunlar kapsamında bir Belediye Başkanı çalışmak istediği ya da çalışmak istemediği sistem içinde değişiklik yapmak yetkisi bulunmamaktadır. Yine zaman zaman duyduğumuz, okuduğumuz veya televizyon ekranlarından izlediğimiz kadarıyla yetkin cumhurbaşkanları, başbakanlar, bakanlar zaman zaman kendi yönetimi altındaki bir yapıyı (atanmışları) esnetememekten, iş yaptıramamaktan yakınmaktadırlar.
Bu yakınmalar doğrultusunda değişiklik yapılamayınca, bir süre sonra statüko savunucuları (bürokratik oligarşi) kamuda varlığını hissettirmeye devam etmektedir.

***

2002 yılından bu yana iktidarda olan ve büyük ölçüde kendi bürokrasisini oluşturan Ak Parti hükümetleri de hızlı hareket eden, yerinde ve istenilen miktarda kamu hizmeti üreten, vatandaşa güler yüzle bir bürokratik yapı tesis etmeye çalışsa da, henüz istenilen düzeyde bu gerçekleştirilememiştir.

Başta Sn. Cumhurbaşkanımız olmak üzere, başbakanın ve bakanların çeşitli konuşmalarında bürokrasiye ilişkin yakınmalarından bunu net olarak anlıyoruz.
***
Bürokrasinin engelleyici rolünü somut olaylar üzerinden de görmek mümkün.
Şöyle ki; bir yatırımcı teşvikli yatırım yapacak ama izin için uzun uğraşılar gerekiyor.
Hatırlanacağı üzere bir süre önce Bakanlık KOSGEB kanalıyla KOBİ’lere faizsiz kredi kullandırma, onları destekleme kararı aldı, ancak aracısız bu desteklerden yararlanmak zor.
İşyeri açmak için bir dizi izinler almanız gerekiyor. Hala bugün git-yarın gel paranoyasından kurtulmuş değiliz. Bu da vatandaş-devlet ilişkisini zedeliyor.

***
Referandumla daha güçlü ve bürokrasiyi azaltan (çift başlılığı önleyen) bir yapıya geçildi diye düşünüyorum.
Bu güçlü yapı, devlet erkinin iş kuracak, yatırım yapacak, kamu hizmeti alacak insanların önündeki mevzuat engelinin değiştirilmesi halinde bir anlam ifade edecektir.
Kimin söylediği hatırımda değil ama mealen söylediği, kamudaki “kötü, çalışmayan, liyakatsiz insanları değiştirip yerlerine iyilerini koymakla sorunlar çözülmez. Yapılması gereken yasaları toplum ihtiyaçlarına cevap verecek bir zemine taşımaktır” anlayışının doğruluğu son dönemde daha da belirginleşmiştir.
Yasaları ve diğer alt mevzuatı iyileştirmek, azaltmak, basitleştirmek, kolaylaştırmak hedefi referandum sonucunu anlamlı kılacaktır.
***
Sonuç olarak, referandumla millet bir kez daha bu ülkeyi daha gelişmiş bir ekonomiye, istikrara, insan haklarına, demokrasiye, refah seviyesine ulaştırma argümanıyla getirilen sistem değişikliğine onay vermiştir.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.