Kara gözlerimin battığı yerden, sen çık gel be sevgili.
Savrulmuş umutlarımın bittiği yerden, sen çık gel be sevgili.
Aşk yolunun geçtiği yerden,
Çekilmez çilelerin tak ettiği yerden, Sen çık gel be sevgili.
Hasretlerin yanardağ gibi bittiği yerden,
Özlemlerin buram buram tüttüğü yerden, sen çık gel be sevgili.
Yaralı düzlerimin çöktüğü yerden,
Mecnun misali ellerimi açtığım yerden, sen çık gel be sevgili.
Boynu bükük ay çiçeklerinin baktığı yerden,
Kızıl güneşin battığı yerden, sen çık gel be sevgili.
Aşk namelerinin duyulduğu yerden,
Aşktan kör olmuş gözlerin ötelerin ötesini gördüğü yerden, sen çık gel be sevgili.
Güle hasret bülbülün, güle;
Bülbüle hasret gülün, bülbüle baktığı yerden, sen çık gel be sevgili.
Ayrılık ateşinin kor gibi düştüğü yerden,
Gönül bağlarımızın parça parça koptuğu yerden,
Kaderin keskin çizgisini çektiği yerden, sen çık gel be sevgili.
Gözyaşlarımın aktığı yerden ,
Çiğ damlasını düştüğü yerden,
Edilecek duaların bittiği yerden, sen çık gel be sevgili.
Dönmez artık şu dağları aştı dendiği yerden,
Kavuşmaz denen dağların başına,
Kara bulutların düştüğü yerden, sen çık gel be sevgili.
Kum fırtınalarının çıktığı yerden,
Çıplak ayaklı Kervanları geçtiği yerden,
Diz çökmüş sevgilinin dönecek diye baktığı yerden, sen çık gel be sevgili.
Kurumuş sonbahar yaprağının düştüğü yerden,
Cemreyi görmüş filizilerin can bulduğu yerden,
Nemlenmiş tohumların çıktığı yerden, sen çık gel be sevgili.
Kırık dalların düştüğü yerden,
Deli poyrazların estiği yerden,
Kara gemilerin dumanın yittiği yerden sen çık gel be sevgili.
Sevgilisine giden ırmakları aktığı yerden,
Karanlık geceleri aydınlatan ayla, güneşin birleştiği yerden
Okyanusla, karaların çarpıştığı yerden, sen çık gel be sevgili.
Herkesin sevgilisi ayrı ayrıdır, kiminin işi, kiminin aşı, kiminin anası, kiminin babası, kiminin özgürlüğe doğacak güneşi yada ….. gibi hiç dönmeyecek eşi.