Nasıl yani demeyin.
Aha buraya yazıyorum. Siyasette sular ısınmayı bırakın artık kaynama noktasına geldi.
Hesaplar çok yönlü yapılıyor.
Birileri yeni makamlar peşinde koşmanın hesabını yaparken, birilerine de yeni makamların yollarının açılma vakti.
Bu hesapların en çok yapılmaya başlandığı yer Ak Parti saflarıdır. Ak partililer arasında çok çetin hesaplar var.
Dolayısı ile bugün yarın, akşam sabah Ak Parti İl Başkanı Yusuf Başer milletvekili aday adayı olmak için görevinden istifa edecek.
Ankara kaynaklarından aldığım duyumlara göre, 21 il başkanı görevinden istifa edip, milletvekili aday adayı olacak.
Genel Merkez “istifa etmelerinde bir sakınca görmüyorum” kanaati vermiş. Bu illerden birisi de Yozgat.
İl Başkanı Yusuf Başer’in istifasının parti içindeki ve yönetimde bulunan çok sayıda ismin iştahını kabarttığını gelen bilgilerden biliyorum.
Bu isimlerle ilgili gün geçmiyor sosyal medyada bir haber çıkmasın. Evvelsi gün çıkan haberlere göre, başkanlık divanında görev yapan Başkan yardımcısı Nurullah Nurdoğan, Ahmet Özel, Hasan Kandemir ve daha birçok isim bu makam için üst makamlarla görüş alışverişine başlamışlar.
Fakat yine aldığım duyumlara göre bu isimlerden hiç birisi il başkanı olarak atanmayacaklar. Ak partinin il başkanı hazır.
Yazımın başlığında da belirttiğim üzere Ak partinin seçimlerde başarılı olması için en uygun, donanımlı ve nitelikli kişi olarak Harun Evcimen seçilmiş ve il başkanlığı koltuğu boşaldığında ataması yapılacak. Evcimen’in atanması şüphesiz Ak Parti’de dengeleri çok değiştirecek bir hamle olacaktır, isme referans verip kefil olanlar lehine.
Hatırlayacaksınız Harun Evcimen daha önceden de bu göreve talip olmuş, iyi bir mesafe katettirilmiş ancak Ak Parti’nin Yozgat dengeleri açısından Yusuf Başer dengeleri bozmayacak bir isim olarak, bu görev tevdi edilmişti.
Şimdi son gelişmeler ve siyasi kulislerden gelen bilgilere bakılacak olursa kesin olmamakla birlikte Ak Parti’nin yeni il başkanı Harun Evcimen olacaktır demek abartı olmayacaktır ama 20 yıldır Ak Parti’de her kademede görev yapmış, ta 80 öncesinden beri bu harekette yer almış, rezerve edilmiş vekillikler ve onların belirlediği yerel yönetim adayları, il teşkilatları nedeniyle ‘dava adamı’ olmanın karşılığını her dönem beklemekle, kenara itilmekle görmüş ve kendilerine layık görülmeyen makamlara gelenlerin ‘başarısızlıklarına’ şahit olmuş isimlerin nasıl bir hamle yapacaklarını merak ediyorum.
Yusuf Başer’in istifasından önce bu sürecin tamamlanması gerekmektedir ki, seçim tarihinin belli olduğu bir dönemde vakit kaybı ve il başkanlığı üzerinden teşkilatı germek lüks olacaktır.
Bekleyip göreceğiz. Sabahlar çok şeye gebedir.