Hatırla gelen, hatır ortadan kalkınca gider.
Yozgat, kendi dinamikleri ile kalkınmaya dönmedikçe ve “Gelin yatırım yapın, ucuz işçilikle kazanın” kolaycılığını ve mantığını aşmadıkça yatırım almaz, alamaz.
Daha önce de yazdık. Bir yatırımın yapılabilmesi için yatırımcının cevap bulması gereken 20’ye yakın soru vardır. Yatırım kararını vermek, öyle kolay bir iş değildir.
Hele de birine yatırım kararı verdirmek dünyanın en zor işlerinden biridir. Ankara Sanayi Odası yönetim kurulu üyelerini ikna etmeniz, yukarıdakine benzer basit pazarlama dili ile kararı verdirmeniz de imkânsızdır.
Bu güne kadar yeterince yatırım alamayışımızın nedenlerinden biri bu basit pazarlama dili iken diğeri de aslında Yozgat’ın yatırımcı çekme adına “bir yöntemi, eylem bütünlüğü ve kararlılığı” olmayışındandır. Yozgat’ın kaynaklarını bilmiyor olmak, bu kaynakların nasıl bir ekonomik değere dönüştürüleceğinden bi haber olmak da tuzu biberi.
Yine her zaman yapıldığı gibi bürokratlar, STK’lar ve yerel yönetimler üzerine düşeni yapmayarak konuyu siyasetin gündemi haline getirip kendi sorumluluk alanlarından kaçmışlar, Fuat Oktay’ın “hatırının” gölgesine sığınmışlardır.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı aramış, “bizim memlekete bi gidin, bakın yatırım için değerlendirin” demiş. Aklı başında hiç kimse bu talebe hayır demez. Ben olsam ben de demem. Maliyeti nedir ki, gider bakarım, gezerim, dinlerim, zaten bildiğim Yozgat’ın teşvikte 5. Bölgede olmasının avantajlarını ilk defa duyuyormuş gibi yapmaktan kolay ne var. Üzerinde çalışacağız, aha geliyordu aha gidiyordu derken 6-7 ay geçer sonrası seçim sathı mahalline girilince konu unutulur. Çok olmadı, Cumhurbaşkanı Yardımcımızdan başkaca taleplerimizin referansı olması için, yaparız bir küçük yatırım.
Geçmiş yıllarda örnekleri vardır, siyasetçinin ve iktidarın talebi üzerine yapılan yatırımların ve o siyasetçinin ya da iktidarın gücünü kaybetmesi ile sonlandırılan girişimlerin. Çok mu abarttık, bence hayır. Takip edin süreci, olağan üstü hal olmazsa aynen dediğim gibi gerçekleşecek.
Olağan üstü hal nedir; Yozgat bürokrasisi, STK’ları (ticaret ve sanayi, ziraat odaları ve borsaları, esnaf sanatkârlar odaları ve birlikleri), yerel yönetimlerinin iyi bir tanıtım hazırlığı yapmasıdır. Yozgat’ın yatırım ve tanıtımını ciddiye alıp, bu konuda özel çalışacak işin uzmanlarından kurulmuş bir tanıtım ve yatırım ofisini faaliyete geçirmeleridir.
Neyi kastediyorum onu da açayım da akıllarda soru kalmasın. Madem başladık, balığı da pişirip verelim.
Yozgat’ın yatırım yapılabilecek tarım alanlarından hayvancılığına, termalinden turizm altyapısı oluşturacak değerlerine, yer altı kaynaklarına, nerede bir kaynak varsa ve yatırım yapıldığında artı değer oluşturacaksa, şehirde sanayi alt yapısının kurulmasını hızlandıracaksa tamamı bir bilgi bombardımanı halinde sunulmalı. Yatırım yapılabilecek alanlara dair gezi planlamaları yapılmalı, o alanlarda iş insanımız var ise programa dâhil edilmelidir. Gelişlerindeki motivasyon kaynağı ne olursa olsun, bu fırsat bir daha ele geçmez. Unutmayın, bunlar Ankara’lı sanayiciler. Büyük oyuncular ve her birinin sizin burada anlatacağınız teşvikti, osb’ydi konularından habersiz olmaları beklenemez. Adamlara aptal muamelesi yapmanın hiç gereği yok.
Bunun da örneği var. Biliyorum gülümsüyorsunuz bunu da mı tecrübe ettin diye. Prof Kenan Mortan muhatabı ve şahididir, bir saatlik toplantı için geldiği Yozgat’ta iki büyük klasör dolusu bilginin kendisine sunulması ve bu bilgilerle kendilerinden Yozgat’ı öğrenmeye geldiği Yozgatlı STK yöneticilerine Yozgat’ı anlatması daha dün gerçekleşti.
Sözün özü, misafir hoş gelmiş safa gelmiş. Ama ben ev sahibiyim. Günler öncesinden kurumlar arası iş ve fikir birliğini sağlarım, programımı yaparım, “yatırım için” gelen heyeti, yatırım yapmak zorunda bırakacak şekilde, kaynaklarımı doğru bir yöntemle anlatır, tanıtırım. Bir sonraki aşama olan her alanla ilgili sanayi odası üyeleri ile buluşmanın yolunu açar, kaynaklarımla uyuşan alanlarda yatırımları olan iş insanlarının (bizzat ayaklarına giderek) Yozgat’a gelmesini planlarım. Bu buluşmalardan çıkabilecek yatırımların, ortaklıkların, iş birliklerinin potansiyeline oynarım.
Şöyle bitirelim; yatırıma ihtiyacı olan yerinde oturmaz. Durum tespiti yapar, bu durumun nasıl geliştirileceğine dair çalışmalarını hazırlar. Sonra bu kaynakları değerlendirebilecek doğru yatırımcıları belirler, kapı kapı dolaşır, nokta atışlarla yatırımcıyı iline çekmeye çalışır.
Peşin satan esnaf misali ayağına yatırımcı gelmesini beklemekle veya siyasetin emri/ricasıyla hatırla iş yaptırmaya çalışmakla yatırım da alamazsınız şehri de geliştiremezsiniz.