Üretimin olmadığı, çalışmanın bir yaşam tarzı haline dönüştürülmediği toplumlarda nitelik üzerinden bir tasnifin yapılması, toplumun ve ona yön veren kurumların nitelikle, kaliteyle buluşturulması kolay bir şey değildir.
Bir toplumu nitelikle buluşturmanın yolları daha küçük yaşlarda çalışma kodlarını ona aşılamak, bilgi, becerilerini keşfedip onları geliştirmek ve yeni beceriler kazanmasını sağlamakla olur.
Bugün maddiyat odaklı bir yaşam ve maddi varlık, kazanç, ünvan, güç üzerinden başarı algısı; toplumu şekillendirmektedir. Bu şekilendirme ile beraber nitelikten, çalışma kodlarına sahip olmaktan, diğerkamlık ve ortak kader anlayışından ve elbetteki üreten olmaktan çok daha kıymetli olan göreceli başarılardır.
Ne toplumumuz ne de onun var ettiği kurumlar bu algının dışında kalabilmektedir.
Yozgat’tan seçilen 4 milletvekilinin de bu algı ile beslendiğini göz ardı etmeyelim. Onlara gereksiz ve abartılı anlam yüklemeyelim. Her birini kendi özel şartlarında ve öz nitelikleri ile değerlendirdiğimizde beklentilerimizin boşa çıkma ihtimali çok çok yüksek derecededir.
En son hangi kitabı okumuşlardır, en son ne zaman korumasız, takım elbisesiz ve yalnız olarak halkın arasına karışmışlardır, en son ne zaman bir işsizle bir engelli ile oturup sohbet etmişlerdir, en son ne zaman bir dolmuşa binmişlerdir?
En son ne zaman bir kültür, sanat, spor etkinliğinde sıradan bir birey olarak yerlerini almışlardır?
Değiştirelim…
En son nezaman Yozgat’ın işsizlik, göç, sanayi ve üretim, tarım ve gıda üretimi, eğitim alanlarında bir veriyi merak etmişlerdir? Ellerinde Yozgat’ın bugünkü sorunlarına ve bu sorunların çözümü için yapılabileceklere dair bir vizyon, bir çözüm dosyası mevcuttur?
Mesela bürokrasi nedir, ne iş yapar, hangi kurumun devlet ve toplum için ifade ettiği anlam ve sorumluluk alanları nelerdir? sorusunun cevabına vakıf mıdırlar ki; Yozgat’ta bürokrasiyi şekillendirme derdine düşüp, çalışan, iş ve hizmet üreten, her çalışması ile Yozgat’ın ve Yozgatlının sorunlarını bir bir ortadan kaldırıp, daha huzurlu ve mutlu bir yaşamı bu şehirde var edecek kişilere devlet mührünü teslim edebilsinler!
Yozgat’ta bürokrasinin tepesinden aşağı doğru tüm kurumlarının yönetimlerinde sorun olduğu, Yozgat gerçeklikleri ışığında baktığınızda pek çok yöneticinin kendisine tevdi edilen makamın gerektirdiği niteliklerden yoksun olduğu su götürmez bir gerçekliktir.
Bazılarının siyaset bazılarının iktidar partisine destek veren cemaat, tarikat, vakıf, dernekler referansı ile oralarda olduğunu hepimiz biliyoruz. Hangisine dokunsanız karşınızda referans veren bir cemaatin, tarikatın, vakfın organize saldırısını bulmaktasınız.
Yukarıdaki iki paragragftaki gerçekliği ve vekilerimizin öz niteliklerini bilerek hareket ettiğimizde de; Yozgat’ı nitelikli kadrolarla buluşturacak bir liderliğin ortaya çıkması hayaldir.
Hayal peşinde koşmaya hiç lüzum yok. Bir hayal üzerinden de yapamayacakları, gerek niteliklerinin gerekse güçlerinin yetmeyeceği bir şey için vekilere anlamsız liderlik yaftaları yapıştırmanın da mantığı yoktur.
Gerçekçi olmak hepimize kazandırır. Biz gerçekçi olalım, gerçeklik üzerinden hareket edelim ki vekillerden taleplerimizin de onların gücü doğrultusunda bir gerçekliği olsun. Bu gerçeklik, belki bu şehir insanı için kaygı çeken bir vekille buluşurda ortaya güzel şeyler çıkar.
Bunu başaramayacakları gerçekliğini bilerek ve başarabilme ihtimallerine dair umutlarımızı korurken sözü şöyle bağlayalım;
Vekillerimiz, atama, tayin, büyük bütçeli devlet hibe ve destekleri, bazı kamu yatırımları konusunda liderlik! Yapabilirler. Önceki vekillerin yaptığı gibi, kendisine destek veren ve tabi olan dostları üzerinden Yozgat’a yön veren “abi” algısını yönetebilirler ama bir şehrin kaderini değiştirecek gerçek manada bir liderlik sergilemeleri im-kan-sız-dır!…
Onun için kendimizi kandırmayalım…
Yozgat bir 5 yıl daha son 40 yıldır konuştuğumuz sorunlarını konuşmaya, dünden devraldığı dertlerini yarına aktarmaya devam edecektir.