Yaz mevsimi, doğaya açılan pencere gibi… Fakat bu pencerenin ardında zaman zaman sessiz ve ölümcül tehlikeler de gizleniyor. Bunlardan biri de, her yıl özellikle İç Anadolu’da can alan ve bölgesel sağlık gündeminde ilk sıralarda yer alan Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi hastalığıdır.
Bu konuda hemen her gün vatandaşların daha da dikkatli olmaları bakımından uyarılar yapılmaktadır. Evvelsi gün yapılan uyarıyı bir kez de buradan aktar istiyorum. Yozgat Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Dilek Yılmaz, yaz aylarının gelmesiyle birlikte KKKA riskinin yeniden arttığını ve halkın daha dikkatli olması gerektiğini vurguluyor. Dr. Yılmaz’ın verdiği bilgiye göre, bu hastalık keneler aracılığıyla bulaşıyor ve özellikle mayıs–eylül ayları arasında vaka sayılarında belirgin artış gözleniyor.
Yozgat’ta Vakalar Alarm Veriyor
Sağlık Bakanlığı verilerine göre Yozgat’ta 2023 yılında 96 KKKA şüphesiyle başvuru yapılırken, bunlardan 38’i pozitif vaka olarak kayıtlara geçti. 2022 yılında bu sayı 24’tü. Bu artış, sadece istatistik değil, aynı zamanda tedbir konusunda eksikliklerin de bir göstergesi.
Yozgat’ın Sorgun, Aydıncık, Akdağmadeni ve Çekerek ilçeleri, riskin en yüksek olduğu bölgeler arasında gösteriliyor. Tarım ve hayvancılıkla geçinen kırsal nüfusun yoğunluğu, bu yaygınlığı tetikleyen başlıca faktörlerden biri.
KKKA Nedir, Neden Bu Kadar Önemli?
Kene kaynaklı bir viral enfeksiyon olan KKKA, yüksek ateş, halsizlik, kas ağrısı, baş dönmesi ve daha ileri safhalarda iç kanama gibi ciddi semptomlara yol açabiliyor. Hastalığın ölüm oranı ise yüzde 5 ile 30 arasında değişiyor. Bu da erken teşhisin ne denli hayati olduğunu gözler önüne seriyor.
Dr. Yılmaz, “Hastalığın ilk belirtileri basit bir grip gibi algılanabiliyor. Ancak özellikle kene teması olan kişilerde bu belirtiler varsa mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalı,” uyarısında bulunuyor.
Peki, Ne Yapmalı?
Her yıl onlarca can alan bu hastalığa karşı alınabilecek önlemler oldukça basit ama bir o kadar da etkili:
•Arazide çalışanlar ya da doğa yürüyüşü yapanlar, açık renkli ve vücudu kapatan kıyafetler giymeli.
•Pantolon paçaları çorap içine sokulmalı, kenelerin cilde temas etmesi engellenmeli.
•Eve dönüldüğünde mutlaka vücut kene açısından kontrol edilmeli.
•Kene görülürse sağlık kuruluşuna başvurulmalı; asla elle ya da sigarayla çıkartılmamalı.
Toplum Bilinci Geliştirilmeli
Yozgat gibi kırsal karakteri ağır basan şehirlerde bu tür salgınlara karşı yalnızca bireysel değil, toplumsal bilinç de geliştirilmek zorunda. Muhtarlardan öğretmenlere, çiftçilerden öğrencilere kadar herkesin bu konuda bilgi sahibi olması, alınacak önlemleri daha etkili hale getirir.
Özellikle İl Sağlık Müdürlüğü ve yerel yönetimlerin bu konuda düzenleyeceği bilgilendirme toplantıları, broşür dağıtımları ve medya kampanyaları büyük önem taşıyor.
Sonuç olarak; kene küçük ama etkisi büyük.
Yozgat halkı olarak doğayı sevelim ama sağlığımızı da unutmayalım.
Çünkü bir keneye karşı gösterilen ihmalkârlık, hem bireyin hem de toplumun hayatını karartabilir.
Kırsalda Sessiz Tehlike: KKKA Geri Döndü
