Yozgat’ta ekonomik yönden hali, vakti yerinde olan insanları saymak için bugün sokağa çıksanız ulaşabileceğiniz aile sayısı bin ya da iki bini geçmez.
Hadi diyelim ki; Yozgat’ta durumu iyi olan bin ya da iki bin aile var! Bu rakamların ortalaması bin 500 eder, her aileyi 3 kişi ya da 4 kişi olarak kabul etsek, hali, vakti yerinde olan toplam insan sayısı 10 bin etmiyor.
Yozgat’ın genel nüfusu 416 bin, merkez nüfusu kayıtlarda 100 bin. Bu kadar insanın yaşadığı bir şehirde 10 bin insanın durumunun iyi olması deyim yerindeyse, hastaya ölümü gösterip, sıtmaya razı olmasını istemektir.
Yozgat’ta resmi ya da gönüllü sivil yardım kuruluşlarından desteklerle hayatta kalma mücadelesi veren insan sayısının oldukça fazla olduğu kurum ve kuruluşların zaman zaman yaptığı açıklamalardan bilinmektedir.
Pandemi sürecinin devamında yaşanan ekonomik krize bağlı hayat pahalılığı geçim derdinde olan insan sayısını küçümsenmeyecek kadar artırdı.
Hükümet bu yüzden yılbaşında asgari ücret başta olmak üzere emekli, dul ve yetim aylıklarına bir yıl geçemeden yılın ortasında yeniden zam yapmak zorunda kaldı.
Çünkü yılbaşında maaşlara yapılan zamlar 6 ay gibi bir sürede eridi. Hükümet, emekli, sabit gelirli ve asgari ücretle çalışanları enflasyona ezdirmemek sözünden hareketle maaşlara yeniden zam yaptı.
Dolayısı ile bugün ülkenin birinci gündemi ne millet ittifakının Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı ya da genel seçimlerde partilerin milletvekili sıralamasında kimlerin yer alacağı değildir.
Bu veya benzer konular, asıl gündemi değiştirmek, ekonomik kriz gibi benzeri konulardan vatandaşı uzak tutmaktır.
Bugün ülkemizin ve Yozgat’ın en önemli gündemi insanların bugünden yarına yaşanan geçim sıkıntısına çözüm bulmaktır.
Bugün hayat pahalılığını, yüksek enflasyonu, işsizliği, sanayide ve tarımda üretimsizliği, ticaretin durma noktasına geldiği için küçük ve orta ölçekteki esnafın artık çarklarını döndüremediğini konuşmaz, bu sorunlar masanın altına süpürmeye devam edilirse, daha büyük sorunlarla karşı karşıya kalınacaktır.
Doğru olan şudur; yüksek enflasyonla nasıl mücadele edileceği ve hayat pahalılığının nasıl önleneceği konusunda düşünceler ortaya konulmalı, işsizliğe çözüm yolları tartışılmalıdır.
Sonuç olarak bu aydan geçerli olmak üzere zamlanan asgari ücret ve emeklilerin zamlı olarak alacakları maaşlar yine yoksulluk sınırının altında kalmıştır.
Geldiğimiz noktada sokakta halen işsizlik var, açlık var, sefalet var, umutsuzluklar var. Millet, çözümsüzlüğe çözüm bulmak, karanlığı aydınlık etmek, yokluk, açlık ve sefaletten kurtulmak için bugün sussa da seçim günü geldiğinde doğru karar verecektir.