Geçen hafta haberlerde çıktı… Yozgat ve Sorgun’da resmi nikah işlemi sayısı 500’ü geçti. Yılsonuna kadar İl genelinde binden fazla nikâh işlemleri yapılma ihtimali oldukça yüksektir.
Gündemi takip edenler bilir bugünlerde siyasi partilerde yeni tartışma konusu Müftülere verilen nikâh kıyma yetkisi…
Başkan Yardımcısı Bekir Bozdağ “Bu değişiklik, laiklik ilkesine aykırı değildir; aksine tam da laiklik ilkesinin gereğidir; hukuk devletinin gereğidir. ‘Küçük yaşta evlilikleri teşvik eder, küçük yaşta evliliklerin önü açılır’ diyenler; ya değişikliği bilmeyenler ya da bilerek çarpıtanlardır. Düzenleme, küçük yaşta evlilikleri teşvik etmez, küçük yaşta evliliklerin önünü açmaz. Çünkü evlilik yaşı, evlenme şartları değişmemektedir” dedi.
Dolayısıyla konuya ilave olarak şöyle değerlendirecek olursak, bugüne kadar nikahları, Devletin memurları, muhtarları, hatta ücra köşelerde olan öğretmenler ya da eli kalem tutan devlet ehli herkesimin kıyabildiği nikahı, artık müftüler de, yani imamlar da resmi olarak kıyacak…
Bu durum çok da yeri yerinden oynatacak bir karar olmasa gerek… Toplum, zaten inancımız gereği evliliklerin tamamına yakını, İmam nikahını zorunlu olmasa da inancı gereği kıydırıyor, bu vecibeyi gerçekleştiriyordu…
Şimdi hal böyleyken, Müftülerin resmi nikah da kıyabilmeleri bir pencereden bakanlara göre; yerinde bir karar…
Başka pencereden bakanlara göre ise… Bu karar ile resmi nikâhlı sayısı, sanıldığının aksine artacak… Evlilik kurumu, hukuksal anlamda daha da güçlenecek…
Birçok yerde dini nikâhını yaptırıp, resmi nikâhını yaptırmayanlar için bu karar, bir fırsat aynı zamanda…
Ve bir başka pencereden bakanlar… Bunlara göre de müftünün resmi nikâh kıyması, ‘Laik Üniter Hukuk Sistemi’ni tehdit edecek… Hatta ortadan kaldıracak ilk adımı atacak…
Fazla abartılı düşüncelerin kamuoyunda dolaştığını öncelikle belirtmeliyim. Fakat Sayın Bozdağ açıklamasına bir daha dikkat çekme ihtiyacımız olacak: Sayın Bozdağ ne diyor; “Bu değişiklik, laiklik ilkesine aykırı değildir; aksine tam da laiklik ilkesinin gereğidir; hukuk devletinin gereğidir.”
Şimdi biz elimizi yanağımıza koyup düşünelim…
Takdiri sizlere, halkımıza bırakıyoruz…
Bakalım bu yöndeki tartışmalar hangi yüzeyde devam edecek…
Ve nasıl sonuçlanacak?..
Son cümle olarak kanunlar ne kadar değişirse değişsin toplum kazandığı alışkanlıkları kolay kolay terk etmez. Dolayısıyla bu değişikli ve tartışmalar daha çok su götürür.