""

Seçim Ekonomisine Hazır Mıyız Gençler! « Yeniufuk Gazetesi

25 Nisan 2024 - 17:55

Seçim Ekonomisine Hazır Mıyız Gençler!

Seçim Ekonomisine Hazır Mıyız Gençler!
Son Güncelleme :

23 Aralık 2021 - 17:44

Ülkeyi anketlere göre yönettiği konusunda aklıselim her kimsenin kuşkusunun olmadığı AKP, son anketlerden aldığı mesajla “Seçim Ekonomisi” uygulamaya başladı.

Yapılan anketlerde oyları 15 puan oranında eriyen AKP ve Cumhur ittifakı, bu oyların muhalefete gitmediğini, çok az kısmının CHP, İYİ Parti, Deva ve Gelecek Partisi’ne kaydığını ancak yüzde 10 oranında büyük kısmının hâlâ kararsızlar olarak adlandırılan gri bölgede olduğunu görmektedir.

Gri bölgede bekleyen kararsız seçmenin AKP’den kopuşunun ağırlıklı ekonomik nedenlerle olduğunun tespiti sonrasında, bu seçmen kitlesini yeniden kazanmak AKP’ye geri döndürmek için de ciddi çalışmalar başlatıldı.

2017 yılından bu tarafa yaşanan ve son aylarda iktidar cenahının yönetememe ve piyasa koşullarını yok sayma davranışı ile derinleşen ekonomik krizin getirdiği ağır yük seçmeni AKP’den uzaklaştırırken, aynı seçmen grubunun gri bölgede yani kararsızlar içerisinde kalması ile de hem iktidara hem de muhalefete ciddi mesajlar vermesine neden oldu.

İçinde bulunulan ekonomik krize dair muhalefetten ciddi çözüm önerileri göremeyen bu seçmen kitlesinin mesajını doğru okuyan AKP, önce asgari ücrette yüzde 50’lik bir artışa gitti. Ardından “kur korumalı vadeli mevduat” hamlesi ile TL olarak faize yatırılan mevduatlara kur oranına gör ek faiz vereceği “örtülü faiz” artışını getirdi.

Yaklaşan yılbaşı ile maaşlarda yapılacak ciddi artışlar ki, Ankara kulislerinde bu konu konuşulmakta, bu hamleler silsilesinin devamını getirecektir.

Hepimizin bildiği bir gerçek var ki o da şudur; AKP’den kopan ağırlıklı seçmenin temel kaygısı, hukuk devleti/adalet, insan hakları, özgürlükler, demokrasi vb gibi değerler değildir. Temel kopuş nedenleri “ekonominin iyi yönetilememesi nedeniyle bütçelerde oluşan açıklardır.

Oy tabanını iyi tanıyan ve bu gerçekliği çok iyi bilen AKP, “seçim ekonomisi” uygulayarak ekonomik nedenlerle uzaklaşmış tabanını rahatlatma ve seçmeninin bir kısmının dönmesini sağlamayı hedeflemektedir. Bu strateji, içinde bulunduğumuz sosyolojinin temel kaygıları itibariyle doğru bir stratejidir ve tamamı olmasa da büyük kısmı yeniden AKP’ye dönecektir.

Burada bizi ilgilendiren kısım şurasıdır ki; uygulanmaya başlanmış olan seçim ekonomisinin boyutlarını, kapsamını, içeriğini öngöremiyor oluşumuzdur. Öngörülemeyen bu hamlelerin ekonomiye ve hazineye getireceği yük ve bu yükün nasıl karşılanacağının bilinememesidir.

TÜİK tarafından açıklanan fakirlik, asgari geçim düzeyi vb rakamların elbette üzerinde bir gelirle her hanenin yaşamını devam ettirmesini, “insan onuruna yakışır” şekilde yaşamasını/yaşatılmasını arzu ederiz. Bu yazıp çizmelerimiz de “insan onurunu” korumak içindir zaten.

Lakin seçim kazanmak uğruna, zaten dibi delinmiş hazineye ek yükler getirmek, kamu maliyesini uçurumlara sürüklemek ve ekonomiyi “gözlerimin içine bak anlarsın” romantizmiyle yönetmek yerine, piyasa gerçeklikleri ile uyumlu politikalarla, üretimi ve nitelikli istihdamı teşvik ederek ve ekonomik terimler kullanarak yönetmek ileriki yıllarda refah düzeyini artıran akıllıca bir hamle olacaktır.

Ertelenmiş kriz, yaşanandan çok daha kötü sonuçlar doğurur ihtarını da not düşelim.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.