Bizim ülkemizde tartışmaya açık olmaması gerektiğini düşündüğüm bu konu günümüzde neye göre adalet, kime göre adil olmak?
Son yıllarda en çok konuşulan hatta sık sık gündeme gelmesinden dolayı maalesef tartışmaya çok açık bir konu.
Ben, hakkını almak için paraya, tanıdıklara ihtiyaç duyulmayan bir ülke hayal ediyorum.
İtin, uğursuzun cana, mala, namusa, evlada kast etmeye cesaret edemediği, etse dahi en ağır cezalarla karşı karşıya kalması, gerekirse idam edileceği, tecavüzcülerin hadım edileceği bir adalet anlayışı istiyorum.
İstiyorum ki insanların gönlündeki ateş sönmese dahi biraz soğusun, acısı hafiflesin.
Şeref yoksunları yaptıklarının, yapacaklarının yanına kâr kalmayacağını anlasın. Bir adım atarken, bin kere düşünsün. Elinde somut bilgi, belge ya da kanıt olmadan, kulaktan duyma, düzmece şeylerle işine son verildiği için mağdur edilen, ailesinden ayrılan, yuvası yıkılan, dert sahibi olanların halen adalet beklediğini unutmamak gerekiyor.
Televizyonu her açtığınızda, gazeteleri her elinize aldığınızda hayatın ne kadar çirkinleştiğini, insanoğlunun nasıl çamura battığını görebiliyorsunuz.
Hatta tüm bu olumsuzluklardan bıkan, artık acı görmek, duymak istemeyen birçok insan gündemi takip etmiyor. Keşke görmemek, duymamak ve bilmemek kötü kalpleri yok etse, ama olmuyor.
Peki, bizi bu hale getiren şey ne?
Suçun bu kadar artması, can güvenliğimizin olmaması, her gün yitip giden hayatlar, bedenine, ömrüne kıyılan kadınlar, küçücük yaşta tacize-tecavüze uğrayan yavrular…
Neden bu haldeyiz?
Ortada bir terazi… Bir kefesinde vicdan, diğer kefesi taşana kadar pislik… O pislik yığınının içinde siyaset, adam kayırma, rüşvet, nüfuz, korku, keyfiyet, liyakatsizlik, ideoloji, ego ve daha bir sürü şey… Masumiyet karinesi unutulmuş, adalet kaygısı yerini, ekmeğini, ünvanını, makamını koruma belki daha üst makamlarla arzulara ulaşmaya bırakmış…
“Gözünün üstünde kaşın var” diyerek adam öldürenler, çocuk-engelli- kadın-yaşlı demeden insanlık dışı muamele yapanlar, devletin askerine-polisine kurşun sıkan, okulları, köprüleri, yolları bombalayan, çaresiz kalınca “Teslim oluyorum, pişmanım” diyen teröristler…
Sonuçta; harıl harıl cevap aramaya gerek yok aslında. Yozlaşan pek çok değerin, güzelliğin ve temelin arasına adalet olgusu da giriyor.
Durun, bir düşünün…