TEMA Vakfından anlamlı etkinlik

TEMA Vakfı Yozgat İl Temsilciliği geçtiğimiz günlerde anlamlı bir etkinliğe imza attı. Türkiye’nin ilk milli parkı olarak bilinen “Çamlıkta Geceye Yolculuk” etkinliği, sadece bir doğa yürüyüşü değil; aynı zamanda insanın doğayla yüzleştiği, sorumluluğunu hatırladığı bir farkındalık yolculuğuna dönüştüğünü söylersek, doğru bir tespit yapmış oluruz.
TEMA Vakfı tarafından düzenlenen bu etkinlikte öne çıkan en çarpıcı veri, aslında yıllardır bildiğimiz ama kabullenmediğimiz bir gerçekle yüzleştiriyor bizi: Türkiye’de son 25 yılda çıkan orman yangınlarının yalnızca yüzde 12’si doğal sebeplerle çıkarken, kalan yüzde 88’i insan kaynaklı… Kimi zaman bilinçsizlik, kimi zaman ihmal, kimi zamansa tam anlamıyla sorumsuzlukla… Bu tablo, her birimizin doğaya karşı sorumluluğunu yeniden düşünmesini gerektiriyor.
Program sonrası yapılan açıklamalara göz attığımda önemli bilgilerin yer aldığını gördüm.
TEMA Yozgat İl Temsilcisi Abdullah Abdülkadir Karaduman’ın da ifade ettiği gibi, doğayı korumak yalnızca profesyonellere ya da gönüllülere bırakılacak bir iş değil; hepimizin görevi. Merkez İlçe Sorumlusu Ömer Rıza Zararsız’ın paylaştığı yerel çevre çalışmaları da gösteriyor ki, Yozgat’ta bu sorumluluğu taşıyan birçok güzel insan var.
Gece yürüyüşünün liderliğini üstlenen Murat Balcı ve Ziya Aslan’ın verdiği bilgiler, sadece bir etkinlik yönlendirmesi değildi; aslında bir yaşam dersi niteliğindeydi. Doğada nasıl davranmalıyız, gece karanlığında bile doğaya nasıl saygı duymalıyız… Belki de bu yürüyüş, içimizdeki doğa insanını yeniden uyandırmanın anahtarıydı.
Yozgat Çamlığı, Anadolu’nun en eski milli parklarından biri… O gece, sadece ağaçların değil, aynı zamanda bir bilincin de kök saldığına tanıklık ettik. Her adımda hem toprağı hissettik hem de onun bize emanet olduğunu…
TEMA’nın bu anlamlı etkinliği, bir gecelik bir yürüyüşten fazlasıydı. Belki bir başlangıç, belki de bir hatırlatma… Ama kesin olan şu ki: Bu topraklar bizim, bu ormanlar bizim… Ve biz, doğaya zarar veren değil; onunla uyum içinde yaşayan insanlar olmayı seçebiliriz.
O gece, dolunay bizi aydınlattı. Peki, biz insanlık olarak artık kendi iç ışığımızla doğayı korumayı başarabilecek miyiz?