“Yozgat Merkez Çatakboğazı, Boğazlıyan, Saraykent, Sarıkaya, Sorgun ve Yerköy ilçelerinde jeotermal kaynaklarında konut ısıtma, termal turizm ve seracılık gibi faaliyetlerde kullanılmaktadır. Ayrıca Aydıncık (Toraman Köyü), Çayıralan (Söbeçimer ve Bağlar mevki), Çekerek (Bayırhöyük ve Gönülyurdu Köyleri) Kadışehri (Hamampınarı) ve Şefaatli (Armağan Köyü) İlçelerinde 2011 yılında, Yenifakılı İlçesi’nde ise 2012’de ruhsatları alınmış jeotermal alanlar bulunmaktadır.” (https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/282745 Yozgat İlinin Jeotermal Kaynakları ve Özellikleri – Prof. Dr. Galip AKIN/ Bozok Üni. Turizm Fak.)
Galip Hoca’nın yazmış olduğu makaleden de anlaşılacağı üzere Yozgat’ın Akdağmadeni ve Çandır ilçeleri haricinde termal kaynaklar mevcuttur.
Yozgat bu kaynakları ile bir termal turizm merkezi olma potansiyeline sahiptir.
Ancak, bu potansiyel yıllardır doğru kullanılamamakta, şehirlere ve ile artı değer oluşturacak vizyon ve projelerle buluşturulamamaktadır.
Türkiye’nin kuzey-güney, doğu-batı geçiş noktasında bulunmak gibi büyük bir avantaj, termal tesislerle taçlandırılamamaktadır.
Bundaki en büyük neden yöneticilerin ile dair kaygıları, vizyonları, planlamaları ve çalışmalarındaki eksiklerdir.
Ve elbette ki, 2 yıla yakındır suya hasret bekleyen Sarıkaya Roma Hamamı’ndaki gibi siyasetin bulaşması ve sorumluluk sahibi yöneticilerin siyaset korkularının vazifelerini yapmalarına engel olmasıdır.
Bunu neden yazıyoruz, şunun için; 12 ilçesinde termal kaynaklar bulunan Yozgat’ta termal turizm için büyük kaynaklara sahip Boğazlıyan, Yenifakılı, Sarıkaya, Çayıralan, Sorgun ve Saraykent bölgelerinde sanki muhteşem işler başarmış ve buraları termal ve sağlık turizminin gözde yerleri yapmışız gibi, yıllardır işi gücü bıraktık, Yozgat merkezde yetersiz debi ve ısıya sahip bir “hamam” için kaynaklarımızı, zaman ve enerjimizi tüketmeye devam ediyoruz.
Devletin termal için imkanları yukarıda bahsettiğimiz ilçelere harcanmalı, oralarda termal turizm için alt yapı oluşturulmalı, var olanlar iyileştirilmeli, siyaset ve uzantılarının Roma Hamamı’nda olduğu üzere şehrin geleceğine ket vurması engellenmelidir.
Dünkü yazımızda değindiğimiz üzere de Yozgat Kadın Termal Aqua Park olarak adlandırılan tesis, daha işlevsel kullanılmalı, eklenecek tesislerle burası 250-350 istihdam sağlayacak, şehirde var olan sorunları çözecek, artı değer üretecek ve ile nitelikli göç çekecek olan Engelli Eğitim Rehabilitasyon ve Yaşam Merkezi’ne dönüştürülmelidir.
Önceki belediye başkanı ve valinin konudan haberdar oldukları gibi mevcut belediye başkanı Kazım Arslan da bu önerimizden haberdardır. Vali M. Ali Özkan da önceden bilmiyorsa dünkü yazımızla öğrenmişlerdir.
Bana garip gelen tamamen uluslararası kaynaklardan, belediye ve valilik kasasından bir kuruş dahi çıkmadan yapılabilecek ve işletme maliyetleri kuruma yük getirmeyecek ve dahi kar elde etmesi mümkün bu tesisle/önerimizle ilgili Kazım Bey’in ilgi göstermemesi, bir kez iletişime geçip “bu nasıl olacak?” dememesidir. Şehrül Emin olan belediye başkanıdır. Bürokrat gelip geçicidir ve kaygısı şehir adına değil şahsı adınadır. Oysa belediye başkanı bu şehrin her bir ferdine karşı sorumludur. Engelliler ve aileleri de başkanın sorumluluk alanındadırlar. Onların da hayatına dokunmalı, iyileşmeler yapmalıdır.
Bakalım Kazım Bey’in aksine Vali Bey, haberdar olduğu bu öneriye ilgi gösterecek mi!
Yoksa önceki valilerimiz gibi termalle ilgili asıl mevzuyu ıskalamaya ve devlet kaynaklarını atıl ve şehre artı değer katmayacak çalışmalara harcamaya devam mı edecek!
Bekleyip göreceğiz…
NOT: 15 Temmuz’la ilgili ne yazacağımızı soran arkadaşlara; geçen yıllarda o konuda yazdık. Bu konudaki düşüncelerimizi açık ve net olarak ifade ettik. Okumayı bilenler yazılanların içerisinden yazılmayanları ama yazının bütünlüğünde var olanları da göreceklerdir. Belki yıllar sonra yazmadıklarımızı da yazının içine gizlemeden açıkça yazarız…