Bu köşeden kaleme aldığım yazıların çoğunluğunda “Yozgat’ın Kaynak Zengini Şehir” olduğunu ısrarla hatırlatırım.

Bu konuda en son 21 Ocak 2023 tarihinde yazdığım yazda başlık olarak “Kaynak Zengini Şehir Yozgat!..” ifadelerini kullandım.

Yazının devamına geçmeden önce bir hususa dikkatleri çekmek isterim. Şöyle ki; “Cehirlik” yada “Gelin Kayası yöresini duymayan yoktur.

Her yıl Mayıs ayında açan laleler, ay tamamlanmadan solar. Lalelerin en çok 3 hafta ömrü olur. Buraya her yıl gitmeye gayret ederim.  Geçen hafta o bölgeden geçerken, yol kenarına konulmuş tabela sonradan dikkatimi çekti. Dönüşte dikkatimi sonradan çeken tabelanın önünde durarak, üzerinde yazan yazıları okumaya çalıştım.

Yozgat’ta Çamlık kadar önemli olduğunu düşündüğüm “Cehirlik” için öylesine basit ve sıradan bir tabela konmuşki, bu konuda söylenecek o kadar çok söz varki ancak gördüğüm manzara karşısında üzüldüğümü ifade etmekle yetineceğim.

Yozgat aslında yerel kaynaklar yönünden kendi kendine yetebilen, yeteri kadar zengin olan bir şehir.

Gelin görün ki, bu zengin kaynaklar bir türlü gün yüzüne çıkartılmış değildir. Özellikle turizm yönünden mesela Yerköy başta olmak üzere jeotermal kaynak sular halen boşa akmaya devam ediyor.

Çayıralan bölgesindeki mermer yataklarını saymıyorum. Tarım arazilerinin büyük çoğunluğu atıl vaziyette. Bölgedeki un fabrikalarının tamamı kapalı vaziyette dururken, hayvancılık üç-beş insan eliyle desen öylesine yapılmaya çalışılıyor.

Buna karşın Yozgat’a merkezi hükümet başta olmak üzere çeşitli kuruluşlar bonkör davranmaya devam ediyor.

AK Parti hükümeti döneminde Yozgat’a gönderilen kaynakları inkâr edenin gözüne ve dizine duracağını başta belirteyim.

Buna bağlı olarak gelelim bugün birlikte yapacağımız sohbetin asıl kısmına. Yozgat’ta hemen her yıl  proje bazlı protokol imzalama törenleri oldu.

Bu törenlerde KOP İdaresinden yüzlerce projeye karşılık olarak bir kısmı hibe bir kısmı geri ödemeli destekler verildiği alındığı hatırlatıldı.

ORAN kalkınma ajansından da farklı miktarlardaki destekleri de unutmamak lazım.

Bunlara ilave olarak Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumunun da vermiş olduğu bir kısmı hibe destekleri hatırlatmakta fayda olduğunu düşünüyorum.

Fakat günümüze geldiğimizde Yozgat’ın durumuna bakacak olursak, yeteri kadar kalkınmadığı, gelişme adımlarının beklentilerin bir hayli gerisinde kaldığını görmekteyiz.

Çünkü Yozgat’ta bugün yeteri kadar gelişme ve kalkınma olmadığı için üretim sorunu yaşanmaktadır. İstihdam alanlarının yetersiz kalmasına bağlı olarak, işsizlikle birlikte nüfus göçü halen devam ediyor.

Türkiye İstatistik Kurumu verileri incelendiğinde Şehir ve ilçe merkezlerine oranla köylerdeki insan sayısının günden güne azalmaya devam ettiğini görüyoruz.

Peki, çözüm nedir?

Bu sorunun cevabını yetkili mercilerin vermesi gerekir aslında. Fakat şunu ifade edeyim Yozgat gerek elindeki kaynakları gerekse dışardan aldıklarını doğru ve yerinde kullanamadığının sonucunu yaşıyor.