""

Uygur’un adı, Çin’in Yuan’ı « Yeniufuk Gazetesi

24 Kasım 2024 - 16:50

Uygur’un adı, Çin’in Yuan’ı

İlk gençlik yıllarımızdan itibaren Doğu Türkistan konusuna hassasızdır.

Uygur’un adı, Çin’in Yuan’ı
Son Güncelleme :

08 Kasım 2021 - 7:30

İlk gençlik yıllarımızdan itibaren Doğu Türkistan konusuna hassasızdır.

Bizim Ocak’ta başladığımız milliyetçilik ve siyaset serüvenimizde siyasal mücadelemizin bayraklarından sembollerinden biri olmuştur.

Her ne kadar uzunca yıllardır kendimi milliyetçi, muhafazakar, sağcı, solcu, demokrat, liberal, cumhuriyetçi vb tanımlamalardan ve siyasetten azade kıldımsa ve kendimi içi boşaltılmış bu kalıpların dışına çıkardımsa da; söz konusu milletimin, devletimin ve insanlığın izzeti olunca milli ve insani reflekslerim açığa çıkıyor.

Bu milli ve insani hassasiyetim gereği Doğu Türkistan’da onlarca yıldır devam eden ve son 5 yıldır da soykırıma dönüşen Çin zulmünü yakından takip ediyorum.

Gök Bayrağın dalgalandığı topraklarda olanlar hepinizin malumudur. Detaylarına girmeyeceğim. Takip edenleriniz için Perşembe günü Yozgat Cumhuriyet Meydanı’nda Birleşmiş Milletlere bu yapılanları soykırım olarak tanıması için imza toplayan Uygur Türkleri’nin açıklamaları yeterli olmuştur.

Çin zulmünden kaçabilenler veyahut bu zulüm toplama kampları ile birlikte soykırıma dönüşmeden önce Çin dışına çıkmış olan 30-40 bin arası Uygur Türk’ü ülkemizde yaşamaktadır.

Çin pasaportu taşıyan Türkler, Avrupa ve Amerika haricinde hiçbir ülke tarafından kabul edilmemektedirler. Afrika, Müslüman ülkeler, Güney Amerika ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri dahil olmak üzere Uygur Türklerine kucak açmaktan, onlara yapılan zulümlere baş kaldırmaktan uzaktırlar.

Sadece Avrupa ülkeleri ve ABD tarafından kabul edilen Uygur Türkleri, Çin’e dönemiyorlar, zulme uğrayacaklar. Müslüman ve Türk ülkelere gidemiyorlar çünkü ya kabul edilmiyorlar ya da Çin’e iade ediliyorlar. Kuzey komşularımıza gidemiyorlar çünkü Çin’e iade buralarda da uygulanıyor.

Avrupa ülkelerine gitmek istiyorlar, Türkiye Cumhuriyeti çıkışlarını engelliyor, Uygur Türklerini göndermiyor. Gitmeyelim burada kalalım deyip Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına başvuruyorlar, yasal prosedürü yerine getirdikleri halde vatandaşlığa kabul edilmiyorlar. Gerekçesi; Uygur Türk’ünün “Kamu güvenliğini tehdit edici potansiyeli”.

Çin’e zalim diyemiyoruz. Yaptıklarını soykırım olarak tanımlayamıyoruz.

Türkiye’deki işletme sayısı ve nüfusu her geçen artan, şirket satın almaları ile pek çok sektörde etkin olmaya başlayan, kamu yatırımlarına finansman desteği veren ve ihale alan konsorsiyumlara ortak olan Çin’e, YUAN’ın hatırına sesimiz çıkmıyor. Bunu kabul edemiyorum ama anlayabiliyorum.

Lakin bir şekilde Türkiye’ye gelmiş olan Doğu Türkistanlılara yasal prosedürü yerine getirmelerine rağmen vatandaşlık vermemek üstelik de “tehdit unsuru” olarak tanımlamayı anlayamıyorum.

Türkiye Cumhuriyeti üniversitelerinden diploma almış olmalarına rağmen mesleklerini yapmalarına izin verilmemesini kabul edemiyorum.

Uğradıkları soykırımı duyurmaya çalışan Uygur Türklerini Amerika’nın İsrail’in ajanı, kuklası, oyununun parçası görme ve gösterme çabalarını ise hiç anlamıyorum.

Türkiye’de yaşam alanlarının daraltılması karşısında pasaport süreleri bitmeden seslerini duyurmalarına ve siyasi sığınma hakkı kazanarak Çin’e iade edilme korkusu olmadan yaşamalarına imkan sunan Avrupa ülkelerine gidişlerinin bizzat benim devletimce engellenmesini ise aklım havsalam almamakta.

Türk ve Türk Devleti mazlumun dinine, ırkına, rengine, adına bakmadan imdada koştuğu kadar kıymetlidir. İnsanlığın izzetini tutup ayağa kaldırdığı sürece Türk’ün ve Türk Devleti’nin itibarı vardır. Kendi ırkından, dininden olunca dahi sesi çıkmıyor, tersine zalimden yana tavır alıyorsa orada Türk’ün töresini ve Türk Devleti’nin geleneklerini yeniden sorgulama ihtiyacı çoktan gelmiş de geçiyordur.

Endişem odur ki bu işin gideceği nokta ya Türkiye’ye sığınmış olan Uygur Türkleri yakın zamanda Çin’e iade edilmeye başlanacaktır veyahut  “Türkiye’nin Çin ve Rusya ilişkilerini biz kuruyoruz. Önce biz görüşüyor zemini hazırlıyoruz ardından devlet görüşüyor.” diye her yerde övünen Doğu Perinçek’e kalacaktır bu çözüm.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.