İlk yazımız olan Yeniden Başlarken 1, Perşembe günü yayınlandı. Orada yer almayan bir cümlemizi burada eklemek isteriz ki, maksadımız iyi anlaşılsın. İlk yazımız konuya giriştir ve birkaç yazıdan oluşacaktır. Akabinde giriş yaptığımız konuları detaylandırdığımız gelişme kısmı ve bu konuyu bir sonuca bağladığımız noktada da çözüm önerilerimizin yer aldığı sonuç kısmı yayınlanacaktır.

Girişe devam edelim o halde…

Yozgat yer altı ve yer üstü kaynaklarına sahip bir ildir. Aynı zamanda kaynaklarını değerlendirebileceği, yatırımcılara ciddi destekler sunan 5. Bölge teşvikleri kapsamındadır. Evet, doğrudur 6. Bölge avantajlarına sahip 16 il ile kıyaslandığında olumsuzluk gibi algılanabilir ancak unutmayın 1, 2, 3 ve 4. Bölgedeki 51 ile sağlanan teşviklerden de daha avantajlı imkanlar sunmaktadır. Bu bir bakış açısı sorunudur. Yatırım yapmak isteyen kişi ve kurumlar ilgili bakanlıklardan ve danışmanlık firmalarından yatırım için hangi ilin nasıl bir avantaj sunduğunu rahatlıkla öğrenebilmektedir. Bu bağlamda Yozgat’ın 5. Bölge avantajlarını sağır sultan bile biliyor dersek abartmış olmayız. O halde yatırımcılara yüksek oranda hibeler sağlayan illerin başında gelmesine rağmen, şehrin sosyo ekonomik kalkınmasına hizmet edecek şekilde yatırımcı çekemiyor olmasının sebep yada sebepleri olsa gerektir.

Ülkemiz uzunca yıllardır yükselen bir eğri ile yabancı turist ağırlamaktadır. Son yıllarda iletişim ve ulaşım imkânlarındaki artışa paralel olarak iç turizmde de ciddi bir artış olmuştur. Yozgat konumu itibariyle doğu-batı, kuzey-güney turizm güzergahı üzerindedir. Her gün onlarca kafile Yozgat içerisinden geçerken en ufak bir meraka kapılmadan transit geçiş yapmaktadır. Oysa Yerköy’den Akdağmadeni’ne, Boğazlıyan’dan Aydıncık ve Çekerek’e kadar hemen her ilçemizde tarih, kültür ve inanç turizmi için antik kentler, höyükler, müzeler, tarihi ve kültürel değer ifade eden camiler, kiliseler, konaklar, okullar, türbeler, hamamlar; sağlık turizmi için termal kaynaklar ve kaplıcalar; doğa ve spor turizmi için Çamlık ve ormanlar, kanyonlar, barajlar vb. (bu liste çoğaltılabilir) gibi kaynaklara sahiptir. Kimse Yozgat’ı merak etmiyor, özel olarak Yozgat’a turistik geziye gelmiyor, doğu batı, güney kuzey ekseninde faaliyet gösteren seyahat acenteleri programlarına Yozgat’ı almıyorlar ise burada ihmal edilmiş bir yöntem olabilir mi? Sağlık, doğa, spor, tarih, din ve kültür turizminden yeterince pay alamayışımıza rağmen yıllardır katıldığımız tanıtım fuarları ve hazırlatıp Yozgat’ta dağıttığımız tanıtım cd’lerinin, katalogların yeterli olduğu fikriyle yetinmeye ve rahatımızı kaçırmamaya devam mı edeceğiz!

Bir başka başlığımız onlarca yıldır dilimizden düşürmediğimiz ‘Göç’ mevzudur. Ben şahsen göç mevzuunda kelam edenlerden çok farklı düşünmekteyim. Her yıl 10-15 bin arası Yozgatlı başkaca illere göç ediyormuş. Sorun yok gidebilirler. Lakin bir şartla! Gidenler niteliksiz işsizliğin parçası iseler, gidebilirler. Şehirli yaşama ayak uyduramayan ve sosyal yapı içerisindeki dengeleri benimseyemeyenlerse, gidebilirler. Üretimi terk edip daha rahat yaşamı arzulayanlar iseler, gidebilirler. Elbette, bu grupların bu sorunlarını çözmek de ciddi kurgu ve maharet ister. Bu kurgu ve maharete sahip olmadığımız ve kısa orta vadede bunu başarabileceğimizi öngöremediğim için “gitsinler, hiç değilse gittikleri yerlerde yeni bir yaşam kurma şansları olur.” diyorum. Peki, o halde neden ‘göç’ olgusunu bir sorun olarak tanımlıyorum? Şu sebeple; göçenler içerisinde eğitimliler vardır, kaygı sahibi düşünen ve fikren üretenler vardır, şehirli kültür ve geleneğe sahip olanlar vardır, kültür ve sanat alanında eser üretenler vardır, onlarca yıllık esnaflık kültürüne sahip olanlar vardır, sermaye sahipleri vardır para kazanmak nedir bilen ve paranın nasıl harcanacağını bilenler vardır. İşte bu sınıftakiler göçüyorsa büyük sorunumuz var demektir. Var mıdır, vardır böyle ciddi bir sorunumuz. O halde ‘göç’ konulu onlarca toplantıya rağmen neden çözüm yoktur, göç yavaşlamamıştır ve Yozgatlı hızla topraklarından kaçış halindedir. İleriki yazılarda detayına gireceğim ancak iki cümle ile özetleyecek olursam; bugüne kadar Yozgat’tan göçenler konusunda ciddi bir çalışma yapılmamıştır. Göçenlere dair veri toplanmamış ve bu veriler ışığında analizler yapılıp, çözüm önerileri ortaya konmamıştır.