Yozgat’ın gelişimi ile ilgili hala umudumun olduğu doğrudur.

Neticesinde her yönüyle muazzam bir şehre sahibiz.

Bu harika şehrin pozitif özelliklerinin ön plana çıkmaması ve projelendirilmemesi kimine göre imkansızlık kimine göre yetersizlik.

Bense bu durumun tamamen yönetimiyle alakalı olduğunu düşünüyorum.

Yanlış insanların doğru mevkileri getirilmesinin sonuçlarına hep birlikte katlanıyor olmak hiç adil değil.

Çünkü daha iyisini hak ediyor bu şehir.

Daha iyi yönetilmeyi.

Daha iyi gelişmeyi.

Daha iyi yerlere gelmeyi ve daha parlak bir istikbali hak ediyor.

Potansiyel olarak sınırsız imkanlar sunmaya açıkken, neden böyle yok sayıldığının sorusunu hala cevaplayabilmiş değilim.

Yanlış insanların doğru şeylere müdahale etmesinin sonuçlarına masum bir şehrin katlanmak zorunda olmasına ise dayanmak mümkün değil.

Bu şehrin kadınları, erkekleri, gençleri, çocukları, öğrencileri, yaşlıları, ev hanımları, çalışanları daha iyi imkanlar içinde yaşamak varken neden daha azına razı olmak zorundalar.

Aslında nedeni apaçık ortada!

Sanırım köklü bir değişimin zamanı geldi.

KARAR MEKANİZMASI…

Hayatınıza yön veren en etkili şey tercihlerinizdir.

Nasıl yaşamak istiyorsanız o yönde tercih yaparsınız. Örneğin: Dürüst bir insan olmak istiyorsanız, yalansız bir hayat tercih edersiniz.

Sağlıklı bir hayat istiyorsanız kötü alışkanlıklardan uzak durmayı tercih edersiniz.

Ya da başarılı bir öğretmen olmak istiyorsanız, mühendislik okumayı tercih etmezsiniz.

Düşündüğünün tam aksini yapmak hatadır ve insan hata yapmak konusunda çok başarılıdır.

Böyle bir durumda önemli olan karar mekanizmasını yanlış kullanmanız değil. O yanlıştan nasıl döneceğinizi bilmektir.

Zira hayatın bazı şeyleri kafamıza vura vura bazı şeyleri ise kafamızı kıra kıra öğretmek gibi bir huyu vardır.

Hatayı telafi etmek mucizedir.

Hata da Israrcı olmamak ise o hatayı hiç işlememek gibidir.

DOĞRU TERCİH…

İnsan var, insanlara zarar verir.

İnsan var, insanlara fayda sağlar.

Bakıldığında her ikisi de insan.

Ancak sonucuna baktığınızda biri melek diğeri şeytan.

Kişi önce ne olmak istediğine karar vermeli.

Melek mi?

Şeytan mı ?

Tercihini iyi insan olmaktan yana kullandığında; fikri de zikri de eylem’i de iyi olmak zorundadır.

Çünkü “ben iyi insanım” demek sizi melek yapmaz.

Aynı şekilde “ben kötü insanım” demek de sizi şeytan yapmaz.

Sizin tavrınız, hareketleriniz, söylemleriniz, davranışlarınız, yaptıklarınız, duygularınız ve düşünceleriniz bunların hepsi bir araya geldiğinde ancak o zaman sizin ne olduğunuz meydana çıkar.

Dışarıdan sizi gören ya da işiten insanlar sizin ne olduğunuzun kararını ancak onlar verebilir.

Hayatınızla ilgili karar verirken.

İnsanlar ile ilgili karar verirken.

Bir şehrin geleceği ile ilgili karar verirken vicdanınıza ağır gelecek bir hata yapmayın.

Ve 3 şeyde doğru tercih yapmaya çalışın.

İşe girerken.

Evlenirken.

Oy kullanırken.

Yoksa böyle muhteşem bir şehirde bile sızlanarak yaşamaya mahkum olursunuz.

Saygıyla kalın