Av. Okur, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Çocuk hakları, kanunen ve ahlaki olarak dünya üzerindeki tüm çocukların doğuştan sahip olduğu temel hakları içeren evrensel bir kavramdır. Eğitim, sağlık, yaşam, barınma ve her türlü istismara karşı korunma gibi haklar, çocukların güvenli, sağlıklı ve adil bir ortamda büyümelerini sağlamak amacıyla dünya genelinde kabul görmüştür. Çocuklar, toplumun en temel unsurlarından biridir ve onların masumiyeti, saflığı ve güzellikleri toplumumuzun neşesini ve mutluluğunu temsil eder.”
Okur, Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin, çocuk hakları ile ilgili olarak günümüzde kabul gören en geniş uluslararası belge olduğunu hatırlatarak, sözleşmenin 20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler tarafından kabul edildiğini ve 193 ülke tarafından onaylandığını belirtti. Türkiye’nin de bu sözleşmeyi 1990 yılında imzaladığını ifade eden Okur, “Sözleşme, çocuk haklarına dair medeni, siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlardaki hakları en geniş biçimde tanımlamaktadır. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, çocukların yaşama hakkı, eksiksiz biçimde gelişme hakkı, zararlı etkilerden, istismar ve sömürüden korunma hakkı, aile, kültür ve sosyal yaşama eksiksiz katılma hakları gibi temel hakları içermektedir. Bu sözleşme, çocukların ayrım gözetmeme, çocuğun yararının gözetilmesi, yaşama ve gelişme, katılım gibi temel değerleri ön planda tutmaktadır.”diye konuştu.
Çocukların sosyal, ekonomik ve kültürel alanlardaki her türlü imkândan faydalanması gerekliliğini vurgulayan Okur, çocuk haklarının korunması ve desteklenmesinin toplumların sürdürülebilirliği için hayati önem taşıdığını ifade etti. Çocuk Hakları Günü’nün her yıl 20 Kasım’da dünya genelinde kutlandığını belirten Okur, “Çocuklarımızın haklarını onların yüksek yararı çerçevesinde gözetmeli, her türlü istismara karşı korumalı ve bu hakları öğretmeliyiz. Bu sadece Kasım ayında değil, her zaman olmalıdır.” İfadelerini kullandı.
Haber Merkezi