Osmanlı döneminde Yozgat – 1
Osmanlı 1299 yılında Osman Bey tarafından Bilecik’in Söğüt ilçesinde kuruldu. Anadolu Selçukluları Anadolu’da hüküm sürdüğü yıllarda bir uç beyliği olarak, Bizans ile sınır Bilecik ili Söğüt ilçesi ve yaylalarına (bugün Uludağ’ın güneydoğu kesimlerine denk gelen yayla ve ormanlık bölge) yerleştirildi.
Osman Beyin aşireti ve diğer Türkmen beylerin aşiretleri konargöçer aşiretler idi. Geçimlerini hayvancılık ve kilim imalatı ile sağlıyorlardı. O dönemlerde İnegöl, Yenişehir, Bursa, İznik ve diğer bölgelerde kaleler ile çevrili şehirler mevcuttu. Bu şehirler Bizans’a (İstanbul’a) bağlıydı. İktidar ve ekonomi İstanbul merkezliydi.
Şehirlerde ise Hıristiyanlar yerleşik hayat yaşamaktaydı. Türkmenler ise genellikle çadır hayatı yaşamaktaydı. Bu durum hayvancılık yapmaları nedeniyle otu takip etmeleri kaynaklıydı. 21 Mart’ta yaylaya çıkar, Kasım sonunda kar yağdığında kışlak denen mekânlara inerlerdi. O dönemde Marmara bölgesinde iktidarı belirleyen İstanbul’daki Bizans yönetimiydi ve ekonomi İstanbul’a bağlıydı. İstanbul hem Karadeniz’in, hem Marmara’nın hem de Akdeniz’in merkezi konumunda büyük bir şehirdi. Bu şehirde özellikle Levanten dediğimiz İtalyan orijinli gemiciliği ve ticareti çok iyi bilen ve Avrupa ile çalışan, mal alan satan büyük tüccarlar vardı. İstanbul’da aynı zamanda madeni para basan darphaneler mevcuttu. Buna örnek olarak İstanbul’da basılan bir yüzünde Bizans İmparatorluğunun arması, diğer yüzünde ise Anadolu Selçuklularının arması olan altın ve gümüş sikkeler en güzel tarihi objelerdir.
Anadolu Selçuklularının zayıflaması sonucu, bölgede derebeylikleri çoğaldı. Maraş’ta Dulkadiroğulları, Muğla – Aydın yöresinde Menteşoğulları, Tokat-Amasya yöresinde Danişmentoğulları, Konya – Karaman-Antalya yöresinde Karamanoğlulları Beyliği olmak üzere Anadolu’nun her yerinde güçlü beylikler oluştu.
Osmanlı beyliği de tam Bizans sınırındaydı. Dolayısıyla Bizans ile çok yakın ilişkileri vardı. 1299 yılında Bilecik ili Söğüt ilçesinde kurulan Osmanlı, 1340 yılında Bizans İmparatorluğu tarafından, para karşılığında Gelibolu Çepni Kalesinin korunması görevi verildi. Balkanlardan gelecek eşkıyalara karşı Bizans topraklarını korumak için Gelibolu’ya çıktı.
Bizans İmparatorluğu, İstanbul merkezli olmakla birlikte Marmara çevresi ve Balkanlarda hüküm sürmekte idi. Her imparatorluk çok dilli ve çok dinlidir. Bizans da öyleydi. İstanbul Hıristiyanlık – Ortodoks mezhebinin merkezi ve Ayasofya’da bunun sembol mekânıydı. Ama Balkanlar’da durum biraz daha farklı idi. Balkanlar, Vatikan merkezli Katolik ve çeşitli milletlerin yaşadığı bir coğrafyaydı. Rumlar, Bulgarlar, Slavlar, Hırvatlar, Arnavutlar, Romenler ve Macarlar aynı coğrafyada farklı inanışlarla birlikte sürekli kavga içerisinde yaşıyorlardı. Bugün halen dünya lisanında kullanılan “Balkanlaşma” deyimi bu coğrafyanın ve sosyolojisinin yarattığı bir deyimdir. Bugün Balkanları gezdiğiniz zaman, bir milletten Müslüman, Katolik ve Ortodoks insanlara rastlarsınız.
Osmanlı Bilecik Söğüt’te kurulmasına rağmen Neden Balkanlarda büyüdü?
Buradaki en önemli olay “Balkan” ismi ılıman iklime sahip coğrafyalara sahip yerlere verilir. 21 Mart’ta yaz mevsiminin başlamasıyla Kasım sonuna kadar yeşil otun bol olduğu bir yerdir. Balkan coğrafyasına baktığınız zaman kuzeydoğuda Karadeniz, güneyde ise İyon ve Adriyatik denizleri ile batı tarafında atlas Okyanusundan gelen bol yağışı alan ve doğu Alpler’le çevrilidir. Sürekli yaz yağmurları alan ve kışın çok kar yağan, ovaları ve dağları bol sulu bir coğrafyadır. Osmanlı’nın Anadolu’dan önce neden Balkanlarda büyümeye ihtiyaç duyduğu sorusu hep aklımdaydı. Coğrafyayı görmeden de okuduğum kitaplarda nedenini öğrenememiştim. Bundan 5 sene önce İstanbul’dan Arnavutluk Tiran’a uçakla, 10 gün de tur minibüsüyle tüm Balkan coğrafyasını gezme fırsatı buldum. Osmanlının öncelikli olarak Balkanları tercih etmesinin sebebini bu gezi sonucunda çıkardım. Tarım – din toplumlarının egemen olduğu ortamlarda, askere et – ekmek, ata da ot lazımdır. Osmanlı, Balkanlarda eti ve otu bol miktarda buldu. Yılda 2 ay sert geçen kış hariç, 10 ay ot bol ve Anadolu’daki koyunlar yılda 1 defa kuzularken Balkanlardaki koyunlar senede 2 defa ve ikiz kuzuluyor. Anadolu’da 1 kuzu Balkanlarda 4 kuzu. Bunun tek sebebi de otun bol olmasıydı ve tüm espri buydu.
Osmanlı, kuruluşundan itibaren askerleri Allah – Muhammed – Ali şiarıyla (Osmanlı bayrağındaki üç hilal) yetişmiş Türkmenlerden, Osmanlıyı büyüten kuruluştaki Şeyh Edebali’nin öğretisini almış, Hacı Bektaşi Veli felsefesine inanmış askerlerden oluşurdu. Büyümesindeki itici güç bunlardı. Balkan coğrafyasının çok dilli, çok dinli ve çok mezhepli olmasından dolayı kavga bitmiyordu. Hele de Protestan kesimin ortaya çıkmasıyla, önce 100 yıl din savaşları, arkasından 30 yıl din savaşları en son ise 18 yıl din savaşları yaşanmıştır. Bu kargaşa ortamında Osmanlı çok rahat büyümüştür. (Sürecek)