“Faizi düşürürsek enflasyon düşecek iddiası gerçekçi olmaz”

İYİ Parti Yozgat İl Başkanı Seyfi Bayrak, “Serbest Piyasa Ekonomisi mekanizmasına ve ekonomi teorisine ters olmasına rağmen “faizleri düşürürsek, enflasyon düşecek” iddiasının gerçekleşmeyeceği önümüzdeki altı ay gibi kısa bir sürede görülecektir.”dedi.
Hükümetin açıkladığı faiz oranları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan İYİ Parti İl Başkanı Seyfi Bayrak, “Piyasaya yapılan bu zorlama ile müdahale edilmesinin arkasında hiçbir temel ve bilimsel argümana dayanmayan “faiz düşerse, enflasyon da düşer” söyleminin yer aldığını görüyoruz. Serbest Piyasa Ekonomisi mekanizmasına ve ekonomi teorisine ters olmasına rağmen “faizleri düşürürsek, enflasyon düşecek” iddiasının gerçekleşmeyeceği önümüzdeki altı ay gibi kısa bir sürede görülecektir.”diye konuştu.
Enflasyonun düşmesi sonucunda faizlerin ve kurlar düşebileceğini vurgulayan Bayrak, “ Buradaki sebep sonuç ilişkisi de kesin değildir, diğer ekonomik değişkenlerde de yaşanan iyileşme ile bu olumlu gelişmeler ancak sağlanabilir. Enflasyonla mücadelenin önemli bir parçası da ekonomi yönetimine olan güvendir. Bu güvenin kalmadığı, artık yaşanarak öğrenilmiş bir durumdur. Basit biçimi ile üretim maliyetini artıracak en ufak bir etki enflasyonun düşmesini bırakın, tam tersi fiyat artışına neden olacaktır.
Şimdi sormak istiyoruz; neden son bir yılır dünyada doğalgaz fiyatları düşme eğilimindeyken, son bir ayda doğalgaza yüzde 15, elektriğe yüzde 32 zam yapılmıştır? Bu üretim maliyetini artıracak zamlar sonrası enflasyon ancak geçici ve göstermelik bir iyileşme gösterecektir. Kamu kaynaklı bu zamların yapılmasına devam edilirken sırada bekleyen özel sektör zamlarının olduğunu da kamuoyu ile paylaşmak isteriz.
Yukarıda sayılan bu sebepler ile “enflasyonun yüzde 10’un altına gidecek, ekonomi dengeleniyor” iddiasının rasyonel yani gerçekçi olmadığını kamuoyu ile paylaşırız. Enflasyonu yıl sonuna TÜİK üzerinden teorik olarak düşük çıkarabilirsiniz. Enflasyon sepeti ağırlığını değiştirmek, gıda (patates veya soğan benzeri) fiyatı ayarlamaları, müdahaleler, istatistik marifetiyle fiyat düşürülmesi yöntemleri ile bir süre vatandaşı da oyalayabilirsiniz. Yıllık TÜFE enflasyonunun yıl sonunda yüzde13’ler seviyesinde olacağına artık şaşmayacağız. Hatta Sayın Bakanın iddiası olan yüzde 10’un altı bile gerçek olabilir. Resmî enflasyonun şu anda yüzde 15 olduğunu, gayri resmî yaşam enflasyonunun ise yüzde 50 seviyesinde olduğunu da hatırlatalım. Vatandaşı hayat pahalılığının olmadığı yönünde kandırmak ise hiçbir zaman mümkün olmayacaktır. Her aile yaşam maliyetinin artmasından dolayı enflasyonunu olduğu gibi hissetmektedir. Ekonomide bir dengelenme olmadığı ise vatandaş tarafından tam olarak bilinmektedir.”şeklinde konuştu.
Faizlerin düşürülmesinin bir başka etkisinin de döviz kurunun artma olasılığı olduğunu söyleyen Bayrak, “Bugün ilk tepki 5,80’den 5,65’e yaşanan düşüştür ama yılsonu hedefinin daha yukarıda olduğunu hatırlatırız. Kısacası devalüasyonun hangi ölçüde ve sürede gerçekleşeceği belli olmamakla birlikte, dolar kurunun daha önce test ettiği seviyeleri tekrar deneyeceğini öngörmek zor değildir.
Piyasada konuşulan, döviz kurunun artması durumunda, bankalardaki 220 Milyar dolar seviyesinde olan döviz tevdiat hesaplarının bozulup TL’ye dönüleceği ve piyasadaki TL sıkışıklığının bu şekilde aşılabileceğini öngören politikalardır. Bu şekilde TL kaynağı bile yaratılacak olsa bu kaynağın hangi sektöre, hangi alana nasıl harcanacağı ayrı bir merak konusudur. Ekonominin anlık ve keyfi kararlar ile değil önceden belirlenmiş stratejiler doğrultusunda yönetilmesi gerekir.”ifadelerini kullandı.