""

Kürt Sorunu, PKK Terörü ve Vilayet-i Sitte Coğrafyasını bekleyen olası hazin son üzerine acı bir rapor – 21 « Yeniufuk Gazetesi

23 Kasım 2024 - 13:53

Kürt Sorunu, PKK Terörü ve Vilayet-i Sitte Coğrafyasını bekleyen olası hazin son üzerine acı bir rapor – 21

Kürt Sorunu, PKK Terörü ve Vilayet-i Sitte Coğrafyasını bekleyen olası hazin son üzerine acı bir rapor – 21
Son Güncelleme :

17 Aralık 2023 - 18:56

Valilik sisteminin ortadan kaldırılarak belediye başkanlarını il ile ilgili tek yetkili yapmak doğru bir projedir. Ama doğu ve güneydoğuda şu an bu uygulanamaz. Ayrılışma arzusunda olan bililerine yol vermek çok iyi düşünülüp doğu ve güneydoğu haricinde denendikten sonra Tüm Türkiye’de zamanla uygulanmalıdır. Atanmış valiler kaynak tüketen kurumlar biçiminde çalışmakta yerinde yönetimin hayata geçirilmesinde acele edilmemeli çok dikkatli çalışma gerekmektedir, özellikle seçilecek valilerin kaynak tüketen değil kaynak yaratan bilgi birikiminde ve donanımında olması gerekir.

CUMHURİYET GAZETESİ YAZARI ORHAN BURSALI TESBİTİ

Düşündüm ki; korkunun ecele faydası yok. Cesaret lazım. Bu ülkeye cüretkar insanlar lazım, kafa göz yarmaktan korkmayacak insanlar lazım. 80 yıllık ezberi bozma; ne bozması, berhava etme pahasına. Yani, ezberi bozmak.

Türkiye, tarihinde ilk defa Kürt meselesini en çarpıcı ve en gerçekçi biçimde tartışıyor.

Diyorum ki artık zamanı gelmiştir. Türkiye’de üniter devletin en muhkem kalelerinden biri olan Cumhuriyet Gazetesi’nin yazarı Orhan Bursalı;

“Türk tarafının elinde tek koz var: Kürtlerin çoğunun ayrılmayı isteyip istemediği. Çünkü doğal veya anormal, tüm ayrılıkların, herkese bir faturası olacaktır. Bu nedenle bu kozun güçlendirilmesi gerekir. Ayrılma kozunu, Türklerin ve Kürtlerin önüne koyalım” diyor. Cumhuriyet Gazetesi’nin bir yazan bunu söyleyebiliyorsa, bütün Türkiye söyleyebilir.

Türklerle Kürtler birlikte yaşamak zorunda mıdır? Eğer bu ortak iradeyi gösterip yaşayabileceksek, tabu ki yaşayalım. Tabii ki hem Türkler hem Kürtler için en iyisi budur. Ama yaşayamayacaksak!

Yaşamayacaksak, artık adım koyalım: bakın Özal 20 yıl önce “Federasyon dâhil her şeyi konuşmalıyız” dediğinde yer yerinden oynamıştı.

Kürt de öç alma duygusu ve geleneği Anadolu’da yaşayan diğer halklara göre çok güçlüdür. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ile başlayan olaylar silsilesi ve PKK terörü ile bölgede uygulanan şiddet Kürt’ler de Türkiye Cumhuriyeti’nden öç almak intikam almak duygusu çok pekişmiştir. Böyle bir ruh haliyle nasılda birlikte yaşanır. Her an öç alma duygusu Türklerle birlikte yaşamayalım düşüncesini arttırmaktadır.

PKK’nın militanlarının ezici çoğunluğu eğitimsiz köylü gençlerden oluşmaktadır. Zor bir ideal için can almak ve vermek ancak eğitimsizlikle kinle ve tüm Türkiye’yi yeterince tanımamakla izah edilebilir.

Kürtçü şiddet ayrı Kürt sorunu ayrı mantalitesini çok iyi tahlil edip yaşla kuruyu ayırmak suçluyla suçsuzu ayırmak kolay bir iş değildir. Çok bilgili sabırlı ve çok iyi eğitilmiş bilgili devlet yöneticilerine ihtiyaç vardır.

Türkler ve Kürtler kavgayı seven insanlardır. Bunun sebebi de şehirleşme olgusu çok geç olduğundan üretip paylaşmayı yeni yeni öğreniyoruz. Türk eğitimsiz, ama Kürt daha da eğitimsiz sorunun temeli bence bu.

Birlikte (Kürtler- Türkler) Anadolu’yu Hristiyanlardan arındırdık. Şimdide birbirimize düştük. Daha doğrusu düşürüldük. Ve kullanılan silah ırkçılıktır, önce Türklere ırkçılığı öğrettik şimdi sıra Kültlerde. Irkçılık dan da kimseye fayda gelmez. Barışı tesis etmek namusumuz olmalıdır. Ve bu barışı Türk Kürt’le beraber yapmalıdır. Araya yabancı bir güç girmemelidir.

Kürtlere de eğitim dili Kürtçe olarak verilse bile bu iş bitmez. PKK esas talebi doğuda eskiden beri var olan derebeyliği, zorbalığı PKK kurumsal olarak talep etmekte ve ben tüm Kürtleri ben yöneteceğim demektedir. Ve tüm dertleri çalışmadan yemenin derdidir.

Koruculuk faydası az sorunu bir örgütlenmedir. Toplumsal uyanış da olan bir halkı böyle tedbirlerle durdurmak mümkün değildir. Koruculuk sisteminden önce bölgedeki işsiz aşsız insanlara asgari den yoksul her aileye devlet yardımı çok gereklidir.

Bir İstanbullunun geliri 5 Muşlunun gelirine, 1 İzmirlinin geliri 4 Ağrılını gelirine eşitse olay çok büyüktür. Ama ülkemizin, Doğu ve Güneydoğu şartlarından daha kötü bölgeleri olduğunu düşünerek hareket etmek lazım. Adam acından ölürken “Devletim var olsun canım feda olsun” diyor bu konuyu iyi düşünülmelidir.

30 yıldır terörde başarılı olmuş komutanlardan askerlerden bir akil savunma birlikleri oluşturulsun merkezi Diyarbakır olup deneyimlerinden faydalanılsın. Teröre destek veren şahısların malına el konup savunma sanayide geliştirmek için TSK’ya devredilsin. İdam geri getirilsin. Adam 5 askeri öldürmüş 10 polis yaralı bırakmış adamı yaralı yakala bakımını yap tedavi et senelerce mahkemeye getir götür hayatın akışında bu olmuyor. En fazla 3 celsede iş bitecek. Ama hak yerini bulacak ve kamu vicdanı “Hah işte doğru bu” diyecek.

Bölge hayatı idame ettirecek 10 maden ve 10 tarım ürünü üretebilecek zenginliktedir. ABD- AB bu coğrafyada kalıcı olup yer altı ve yer üstü zenginliklerle üretip orta doğuya orta Asya’ya satmak istiyor. Uluslaşmış Türkiye’yi, İran’ı istemiyorlardı. Bunun için bu bölgede terör bitmez. Destekleyen emperyalizmdir.

Fırat nehri kuzeyden güneye iniyor. Murat Nehri ise Ağrı Dağı’ndan doğup doğudan batıya akıp Elazığ’da Keban barajında birleşip Fırat nehri olarak güneye doğru akmaktadır. Tüm dünyada büyük nehirler milletlerin arasında sınır oluşturmuştur. Bizde de öyledir. Öyle bir coğrafya da yaşıyoruz ki doğusunda acemler güneyinde Araplar kuzeyinde batısında Türkler böyle güzel bir coğrafyada yaşayan Kürt kardeşlerimiz.

Tayyip Erdoğan’a AKP’ye düşen görev TV’ye çıkıp şunları söylemelidir:

“1910’lardan beri ABD bölgenin peşindedir. 1950 sonrasından bu güne kadar sağcı siyasetlerin hatası sonucu büyük sıkıntıdayız. ABD’nin taleplerini ve emellerini engelleyemiyoruz. Ülkemizi parçalamak istiyorlar. Birlikte yaşamı ret eden destursuz Kürtleri de ABD desteklemektedir. Kerkük petrollerinden pay vereceğiz bize destek çıkın talepleri bizi bölgeye çekip hem Araplarla hem de İranlılarla savaş ettirmek içindir. Bizi savaştırdıktan sonra virane Anadolu’yu işgal etmek daha kolay olacaktır. Kürt ayrılıkçılarda bunun neferleridir. Bunun için yapılacak seçimlerde Atatürk de buluşup Anadolu’yu kardeşliğe demokrasiye kavuşturmalıyız. Ülke acilen düzlüğe çıkmalıdır. Ülke çok borçludur. Hak etmediğimiz zengin bir yaşamı borç para ile yaşıyoruz. Devamı mümkün değildir.

  • Enerjiye bağımlılığı acilen bitirip kendine yelen enerjiyi üretmeliyiz.
  • Tüketen bir ekonomiden üreten bir ekonomiye dönüş için seferberlik ilan etmeliyiz. Bunun içinde gerekirse mora toryum ilanı, konsolidasyon ilanı tedbirleri de gerektiğinde alınmalıdır.
  • Kendine yeten bir ekonomi yaratmak için kurtuluş reçetesini uygulamalıyız. İthalat az ihracat çok.
  • Temeli tarımsal üretimi arttırmak olan toprak reformunu acilen yapıp Türkiye’yi rahatlatmalıyız.
  • Bilgi toplumunun yaşandığı dünyamızda kartvizitle işe adam almak bitmelidir. Bilgi ve liyakat öne çıkartılmaktır.
  • Güzel dinimizi siyasete alet edip mütedeyyin insanları hep kandıran din baronlarına dur demeliyiz. Ve bunun yasal tedbirlerini almalıyız.
  • Sosyal hukuk devletini laf da değil adam gibi tesis edip demokrasi gelişmiş özgür bireyler haline getirmeliyiz. Ve Anadolu’yu tok insanlar yurdu yapmak hedefimiz olmalıdır.”

Bunları söyleyecek Tayyip Erdoğan tarihe geçer, ama söyleyemez.

(Hasan Aslan Nurdoğdu – Makalelerle Yozgat kitabından) Sürecek.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.