""

ANNE DERKEN ANNE OLMAK… « Yeniufuk Gazetesi

7 Mayıs 2024 - 23:59

ANNE DERKEN ANNE OLMAK…

ANNE DERKEN ANNE OLMAK…
Son Güncelleme :

25 Aralık 2022 - 17:54

Tarih: 26 Aralık 2000

İşte hayata yeni başladığımı anladığım anın tarihi budur.

İşte uğruna her şeyden vazgeçtiğim tarihin adı budur.

Ve işte özgürlüğü esarete tercih ettim tarihin portresi budur.

Canımdan öte can bildiğim kızım hoş geldin.

Sayende yaşadığım annelik sevinciyle yazıyorum bu satırları.

Senin hayatıma kattığın değeri kelimelere sığdırmam elbette mümkün değil.

Belki sen bilmiyorsun.

Belki de farkında değilsin.

Ama itiraf etmeliyim ki beni ben yapan en önemli özellik sensin.

Senin o muhteşem enerjin.

Keyfimi yerine getiren esprilerin.

İçime işleyen mahzun bakışların.

Ve dünyamı aydınlatan içten kahkahaların ile yaşam kaynağımsın.

Sen doğduktan sonra hayatımda ki her şeyin en az senin kadar güzel olmasını çok isterdim.

Lakin hayat!

Maalesef hiç bir şey planladığımız gibi olmuyor.

Yaşanılan hayal kırıklıkları ve olumsuzluklar bizi benliğimizden çıkarabiliyor.

Seni istediğim gibi büyütmediğim için kalbim buruk.

Her ihtiyacın olduğunda yanında olamadığım için ruhum yangın yeri.

Kaderin çemberine takılıp düşmeyen var mı? diye soruyorum kendime.

Sonra hangi anne kusursuz diye düşünüyorum.

Dünyanın en iyi annesi olduğumu iddia edemem.

Fakat dünyanın en çok seven ve en çok değer veren annesi olduğuma eminim.

Duygusal bir anne olduğum da doğrudur.

Bu yüzden seninle olan anne kız ilişkimiz biraz çetin geçti.

İlk bebek olman benim için şahane bir şeydi.

Ben anneliği ilk sende tattım ve her şeyi sende öğrendim.

Benimle mutlu olduğun pek çok zamanı hatırlıyorum.

Fakat öte yandan seni bir çok kez bile olsa istemeden kırmış olmaktan korkuyorum.

İlla ki hiç istemesem de üzdüğüm zamanlarda olmuştur.

Canım kızım müsebbibi olduğum ya da olmadığım bütün mutsuz anların için senden özür dilerim.

Yetmediğim, yetemediğim veya eksikliğini yaşadığın her şey için lütfen beni affet.

Şartlar her ne olursa olsun seni sevmekten ve düşünmekten bir an bile vazgeçmedim.

Her zaman ve her koşulda anneliğimi muhafaza ettim.

Sana “beni bir gün anne olduğunda anlayacaksın” demek istemiyorum.

Umarım hayat sana bana olduğundan daha iyi davranır.

Güzel kızım bu hayatta hiç birimiz kusursuz değiliz.

Kalbinin kapılarını her zaman iyiliğe ve güzelliğe aç.

Nefret, kin, öfke gibi duyguların orada yeri yok.

Sevgide ki cömertliğin senin bu dünyaya geliş sebebin.

Özüne uygun yaşamak ise senin bu hayatta ki en kutsal görevin.

 

SİZ HİÇ ANNE OLDUNUZ MU?..

Çocuk doğurmaktan bahsetmiyorum!

“Anne” oldunuz mu?

Peki neydi anne olmak?

Dünyada ki bütün çocukları kendi evladın gibi sevmekti, korumaktı, sahiplenmekti.

İhtiyacı olan her canlıya el uzatmaktı, kol kanat germekti.

Sevgi bekleyen herkese kalbinin kapısını açmaktı, kucaklamaktı.

Şevkat duygusunu parmak uçlarında değil tüm benliğinde taşımaktı.

Ve tüm dünyayı içine alacak kadar kocaman bir yüreğe sahip olmaktı.

İşte anne olmakla çocuk doğurmak arasında ki fark bunlar.

Sizi bilmem ama kızım dünyaya geldiğinde bu değerleri de beraberinde getirdi.

Ve ben o gün yepyeni bir Gülşah, olarak kızımla yeniden doğdum.

Meğer öncesinde yelkensiz bir geminin dümeninde isimsiz bir kaptanmışım da haberim yokmuş.

Küçücük bir ailenin içinde ne kadar da büyük bir yere sahipmişim.

Annemin yüreğinde bir sızı, kirpiğinin ucunda ki gözyaşıymışım.

 

Meğer imkansız görünen her şey ne kadar da basitmiş.

Anne olduktan sonra her şey olağan her şey güzelmiş.

Uğrunda vazgeçtikleriniz kazandıklarınıza değermiş.

Meğer zor olduğunu düşündüğüm ne varsa kolay olanmış.

Kaderin çizdiği yol kendi çizdiğimiz yoldan farklıymış.

Anladım ki büyümek için yaş almak değil anne olmak varmış.

 

CENNETTEN GELEN HEDİYE “TUĞBA”…

Bazılarının şanslı doğduğu söylenir.

Peki şans neydi?

Benim için şans, kızımın milyarlarca insan arasından “anne” olarak beni seçmesiydi.

Anneliğin hakkını tam anlamıyla verebildim mi bilmiyorum.

Bildiğim tek şey daha önce tatmadığım bir sevgiyle kızıma bağlanmamdı.

Bizim anne-kız serüvenimiz fırtınalı bir denizde geçti.

Beklenmedik durumlarda dümenin hakimiyetini kaybettiğim de oldu, yönümü yitirdiğimde.

İşte tam da böyle anlarda kızımla rolleri değişirdik.

Çünkü ben bazı zamanlar o kadar yorgun ve o kadar hasta olurdum ki;

Bedenimi taşıyacak gücüm kalmazdı.

Tuğba gerçekten cennetten gönderilmiş bir hediye gibiydi.

Ayakta durabilmem için ellerimden tutup kaldırırdı.

Yürüyebilmem için kollarımdan tutup kuşatırdı.

Hayatta kalmam için dertlerimle savaşırdı.

Henüz çocuk denecek bir yaşta olmasına rağmen “annem” olurdu benim.

Bu nedenle kızıma olan minnetim ve teşekkürüm sonsuz.

Anne olmak başka evlat iken anne olmak ise bambaşka.

Evlat olmanın sonsuz bir minnet duygusu olduğunu biliyorum.

Anne olmanın ise içimizde hiç eksilmeyen bir vicdan yükü olduğunu da biliyorum.

Hepimizin anne ve evlat olarak hatalarımız ve eksiklerimiz mutlaka vardır.

“Keşke” demeyen anne yoktur diye düşünüyorum.

Oysa ben keşkeleri çok olan insanlardan olmak istemedim hiç bir zaman.

O yüzden hep iyi ki diyorum.

İyi ki doğdun Tuğba ve iyi ki benim kızım oldun.

Belki ben dünyanın en mükemmel annesi değilim

Ama sen dünyanın en iyi evladısın.

Senin gibi asil, güzel, zeki ve yetenekli birinin annesi olduğum için inanılmaz gururlu ve mutluyum.

Varlığınla hayatıma kattığın değeri kelimelere sığdırmam mümkün değil.

Sen benim kusursuzumsun.

Bir istiridyenin içinde gizlenen saf inci tanesisin.

Sen benim hediyem sen benim cennetimsin.

Ve bugün senin doğum benimse onur günüm.

Varlığın tüm dünyaya hediyem olsun.

İyi ki doğdun Tuğbacım.

İyi ki varsın biricik kızım.

Dünyada ki bütün çocukları yüreğinden öpüyorum.

Saygıyla kalın

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
Hasan ERKILIÇ 26 Aralık 2022 / 19:52 Cevapla

Annelik zordur,
daha zoru annesizliktir….
Sevgiyi taşımak zordur,
daha zoru ise sevgisiz kalmak ve sevgisiz olmaktır.

Rab\′bim mutlu, huzurlu, güzel ve hayırlı uzun ömürler versin…