""

BASININ BİLİNMEYEN YÜZÜ… « Yeniufuk Gazetesi

7 Mayıs 2024 - 19:03

BASININ BİLİNMEYEN YÜZÜ…

BASININ BİLİNMEYEN YÜZÜ…
Son Güncelleme :

18 Aralık 2022 - 17:27

İddialar Türk basının %90’nın dan fazlasının iktidar yanlısı olduğu yönünde.

Peki bu iddialar doğru mu?

Cevap “evet” ise bu durumun ülkemize olan faydası ya da zararları nelerdir?

Cevap “hayır” ise bu durum ülkede ki hangi gerçeği değiştirir?

Bence asıl sorulması gereken sorular bunlar.

 

-Günümüzde kitle iletişim araçlarının istenilen yönde şekillendirilerek kullanıldığı doğru mudur?

Doğrudur.

-Zorlaşan hayat şartlarını ikinci plana itme yönünde skandal haberlerle gündemin meşgul edildiği doğru mudur?

Doğrudur.

-Seçim sürecinde partiler arası rekabeti güçlendirmek adına “mağrur-mağdur” reçetesi uygulandığı doğru mudur?

Doğrudur.

-Vatandaşı isyan ettiren ekonomik şartların iktidara “oy” tehdidi olarak geri döndüğü doğru mudur?

Doğrudur.

-Çeşitli haber kanallarının ve basın gruplarının ücret karşılığı taraflı haber yaptığı doğru mudur?

Doğrudur.

 

Peki bu kadar doğrunun arasında yanlış olan nedir?

Yalan haber yapmak mı?

Kamuoyunun yanıltılması mı?

Sempatizanlık oluşturmak mı?

Bilinçsiz izleyici, dinleyici ya da okur olmak mı?

Basının satın alınması mı?

Bence hepsi.

Her şeyin maddiyatla ölçüldüğü bu zamanda kimse gerçeğin peşinde değil.

Maalesef herkes menfaatinin peşinde.

Peki haklılar mı?

Kendilerince evet ama değmez.

Toplumsal menfaatlerin korunmadığı bir platformda kişisel menfaatlerin geçerlilik süresi 24 saattir.

Tarafsız basın ne demek önce onu bir hatırlayın.

Ne kadar para o kadar haber modundan ayrılın ve işinizde etik olun.

Haber kanallarını bir dolaşın kim kime dumduma.

Kendi söylediğine kendisi bile inanmayanların yanında birde kendi söylediğine kendisini inandıranlarda var.

İşte bu yüzden kim ne yaparsa yapsın.

Kim ne söylerse söylesin.

Siz siz olun hakikatin peşinden gitmekten vazgeçmeyin.

Peşin hükümlü olmak kadar tehlikeli bir şey daha yoktur.

Sorgulamadan, yargılamadan doğru  sonuca ulaşmak mümkün değildir.

Her gördüğünüze her duyduğunuza inanmak yerine araştırın, soruşturun, yorumlayın ve sonrasında bir kanıya varın.

Unutmayın, çok söz adam astırır.

Yani elli kişi masaya sandalye derse elli birinci kişi masaya masa demekten çekinir.

Gördüğünden emin olsa da çoğunluk baskısı altında oda masaya sandalye demekte sakınca görmez.

Peki bu durum masayı sandalye yapar mı?

Elbette yapmaz ama sizi yalancı yapar.

O nedenle kim ne derse desin her işte bildiğinden şaşmamak esastır.

 

DÜRÜST BASIN SAYGIN BASIN…

Basın sektörünün zorluklarının bilincinde olan bir gazeteci olarak duruma kendimce yorum katmak istedim lakin bu durum işini adabıyla yapan basın mensuplarının gönüllerine dokunmasın.

Burada hedef aldığım kitle eminim sizin de taktirinizden uzaktır.

Her sektörün kendi içinde kalıcı olanları ve geçici olanları vardır.

Bu sabun köpüklerinin en kısa zamanda sönmesini diliyorum.

Önemli olan Türk basının büyük kısmının iktidara teslim olması değildir.

Önemli olan 20 yıllık bir iktidarın eksileri ve artılarıdır.

Ve zaten 20 yıl iktidarda kalmak başlı başına bir başarıdır.

İnsanları, olayları, konuşulanları iyi analiz ederseniz yalan haber kumpasına düşmezsiniz.

Evet bu ülkede haber alma özgürlüğü var.

Ama haber satma özgürlüğü yok.

Dürüstlüğünüzü ikinci plana attığınız an kendinizi, işinizi ve geleceğinizi satmış oluyorsunuz.

Anlık yaşıyorsunuz farkında değilsiniz.

Bugünden zevk alanlar tarihten ders alanlardır.

Çünkü her devir de zalim olan değil alim olan kazanır.

Göz göre göre gerçeği inkar etmek cahillere göredir.

Körü körüne yanlışın peşinden gitmek aptalların işidir.

Bizler gayet zeki ve mantıklı insanlarız.

Neyin ne olduğunun da gayet farkındayız.

Bizim bu saatten sonra ikinci bir şansımız daha yok.

Kendimizin ve ülkemizin menfaati için bu bilinçten ayrılmamalıyız.

Birliğimizi ve dirliğimizi bozacak her türlü tartışmadan ve karmaşadan uzak kalmanız dileğiyle.

Saygıyla kalın

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
Kelami Akdemir 19 Aralık 2022 / 13:12 Cevapla

Tebrikler Gülşah hanım güzel bir makale okudum