""

Yozgat’ta hayvancılık sorunları çözüm önerileri « Yeniufuk Gazetesi

29 Mart 2024 - 01:12

Yozgat’ta hayvancılık sorunları çözüm önerileri

Yozgat’ta hayvancılık sorunları çözüm önerileri
Son Güncelleme :

02 Ağustos 2021 - 18:46

Türkmen atalarımız konar-göçer bir hayat sürer hep taze otun peşinde koşardı. Kışın karın düşmediği ılıman yerlerde kışı geçirir baharla birlikte 21 Mart tan sonrada yaylalara göçerek kasım ayına kadar yaylalarda taze otun peşinden giderlerdi. İlimizde yerleşik hayatın başlangıcı 5500 yıl öncesine gider ve bu ot bolluğu beraberinde sütün, peynirin, yağın bolluğunu getirmiştir. Buralarda yaşayan bizden önceki insanlar, ilimizi şu şekilde tarif etmişlerdir YOUJGAT. Yani otu, sütü bol yer. Zamanla Yozgat’a dönüşmüştür.

İlimizin 1700’lü yıllarda Sivas’a bağlı sancak olmasını sağlayan da Bozok Yaylası’nda Türkmenlerin çokluğu ve küçükbaş hayvancılığının koyun, keçi sayısının çokluğu olmuştur. Osmanlı, “Bozok Yaylası’ndan hem asker hem de vergi alırız” düşüncesiyle 1730’dan sonra ilimizin sancak olmasına karar vermiştir.

Evet, ilimizde hayvancılık çok önemliydi. Cumhuriyetin ilk yıllarında bir kişiye 5 küçükbaş düşerdi. Bu durum 80’li yıllara kadar geldi. Bugün ise her 4 kişiye bir küçükbaş hayvan düşüyor. Et protein demektir, beyni çalıştırır, sağlıklı bir yaşam etle mümkündür. Ama 80 öncesi ABD’nin sözde milliyetçi uygulamalarıyla emperyalizme bağlı çocuklar, keçiyi ormana sokmayarak keçilerin kesilmesine sebep oldular. Ormanlar keçiye yasaklandı. Meşe gitti, keçi bitti, geçim bitti. Evet, ucuz et bedava yemle olur. Bugün piyasada azlığının asıl sebebi budur. Ucuz yem olmadan ucuz, et çok olmaz.

Yapılması gerekenler;

Ormanlar hayvan yetiştiricilerine açılmalı ve tahsis edilmeli, yayla yolları yapılmalı, altyapı, su ve elektrik sağlanmalı, bu hayvanların yaylaya çıkış, yayladan inişte nakliye desteği sağlanmalı, çobanların SSK primlerini devlet ödemeli, olmaz ise asgari ücretin yarısı ek bir maaş devlet tarafından verilmelidir.

Ucuz et bedava yemle mümkündür. Büyükbaş hayvancılık ülke coğrafyamızda ancak yaz yağmuru alan kuzey doğumuzda bulunan 5 ilimizde mümkündür. Bugün Yeni Zelanda ve Avustralya’da kişi başına 20 küçükbaş hayvan düşüyor. Ülkemizin hedefi 1 kişiye 10 koyun-keçi olmalı, meşelikler boş durmamalıdır.

Et yiyen düşünür, doğruyu bulur. Acaba insanlarımıza reva görülen bu et kıtlığından siyasi fayda umanlar mı var? İnsanımız et, ekmek yiyip Allah’ına şükretmek istiyor.

İlimiz bakkallarında sekiz ay camız kaymağı, altı ay koyun yoğurdu satıldığı milli park içinde yaşayan insanlarımız, daha iyi yaşamayı bol protein tüketmeyi hak ediyor.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.