Toplum olarak eleştiri yapmaya bayılıyoruz, susturabilirse biri bizi aşk olsun . İş bir de teşekkür etmeye gelince bıçak açmıyor ağzımızı. Teşekkür edince değer kaybetmeyoruz korkmayın. Ben teşekkür etmeyi severim ki bu yazıyı yazma ihtiyacı hissettim. Hatta ben teşekkür ettiğimde garip garip bakan yüzler gördüm, şaşkınlık ifadesi, çünkü alışık değiliz teşekkür eden birine.
Geçenlerde talihsiz bir kaza yaşadım. Olay sabahını anlatayım, Teknosa karşısındaki yolu biliyorsunuz, dar olan hani. Sabah arabayla giderken zabıtanın yolu kesmek için kullandıkları demir bariyerleri gördüm kaldırımdan biraz dışardaydı ayakları, kesin dedim biri çarpacak, yol çok dar. Demez olaydım akşam bir yağmur, tam orada bir çukur var ızgaranın hemen yanı, diğer yanda bariyer ayakları, çukurdan yavaşça geçeyim derken ben dokundum bariyerin ayaklarına ve arabamın üstüne düştü. Onu dert etmedim de o an biri geçseydi ve demir bariyer o insanın üstüne düşüverseydi, vicdan azabından ölürdüm, suç ben de olmasa bile…
Duramadım aradım belediyenin çağrı merkezini ve durumu izah ettim, arabamın hasarında değilim ben hallederim, siz o çukuru doldurun, yol dar oraya girmemek mümkün değil, bir de o bariyerleri duvara yaslabilir miziniz, ya birinin başına düşse, illa biri zarar mı görmeli dedim. 10 dakika geçemeden beni aradılar, ilgileneceklerini söylediler sağolsunlar. Ertesi gün baktım bariyerler duvara çekilmiş, çukur doldurulmuş, hatta üst yoldakileri de yapmışlar sağolsunlar. Durumu görünce yeniden aradım çağrı merkezini ve teşekkürlerimi ilettim. Kadın arkadaşın sesi bile değişti, hissettim motive olduğunu. Yaptığım ne hiçbirşey bir iki kuru söz, onu da esirgemeyelim birbirimizden.
Yozgat Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ve Fen İşleri Müdürlüğüne yeniden teşekkürlerimi bildiriyorum. bu kadar kısa sürede çözüm getireceklerini düşünmememiştim açıkçası.
Teşekkür ettiğim için, bir yerim eksilmedi, çoğalmadı da, ancak çalışan kim olursa olsun bir teşekkür çok kıymetli. İşlerini daha iyi yapmaya çalışacaklar, önemli olan da bu.
Yazımı şu sözle bitirmek istiyorum, herkes de üzerine alınsın. Ciddiyet prensiplerle olur, surattaki ciddiyet suratsızlıktır. Saygılarımla…