Kış durdu durdu, geleceği tuttu cinsten bir şekilde geliverdi Metin Amca. Bir görsen her yerde birden hayat durdu, buz kesti ortalık. İşe bile zar zor gittik, inanabiliyor musun. Sizin oralarda yağmur vardır şimdi. Bizse bildiğin kar kış kıyamet cinsinden hissederek yaşıyoruz soğuğu.
İlk karın yağdığı gece, korkarak, perdeyi çok az araladım. Sandım ki az daha açıversem tüm kış pencereden salona girecek. Aptal dedim kendi kendime sıcacık yuvandasın, şükret..!
Dışarısı inanılmaz derecede soğuk. Biz sıcak sıcak çayımızı içerken, hangi gariban dışarıda soğuya maruz kalıyor. Ya sokak hayvanları…Çok mu bencil olduk bize değmeyen rüzgara karşı be Metin Amca.
Öyle sinmiş ki bencillik benliğimize, çıkartamaz olmuşuz. Pencerenin kıyısında, bir cellat olsa da daracığına götürüverse dedim içimden. Son dileğimi sorsa, kimse soğuktan, açlıktan ölmesin derdim. Bu dileğimi yerine getirirler miydi Metin Amca bilmiyorum. Umut işte… Ekmek arası peynir niyetine umudu koyup yiyenlerdeniz arasında ben de varım.
Sen merak etme, biz Çağatayımla her gün dışarıya sokak hayvanlarımız için yiyecek bırakıyoruz. İlk zamanlar mahalledeki çocuklar tabaktaki yemekleri tekmeliyordu, ya da belediye görevlisi çöp kutusuna atıyordu, onlar da alıştı artık.
Asıl mesele; aç yatan hangi komşum var merak ediyorum. İnsan çekiniyor bazen. Kapı kapı dolaşmak mı… Korkuyorum…Sonra bir garip boşluk kaplıyor içimi, öylece olduğum yerde sayıyorum.
Pencere nefesimin sıcaklığından buğulandı, sen de yapar mıydın Metin Amca çocukken, adımızı yazardık pencereye. Ben de gülümseyerek yazdım işte. Bir yanım hala çocuk…
Adımı yazarken parmak uçlarımda camın soğukluğunda askerlerimiz geldi aklıma.Bu karda kışta nasıllar. Kim bilir hangi dağın ayazını yiyorlar şimdi. Ben bunları düşündükçe uyuyamıyorum Metin Amca.Sen uyuyabiliyor musun ? Sorun bende mi?? Aklımda yine prangalı sorular, esir düşmüş cevaplar..
Biz yine de elimizin ulaştığınca insanlara yardım edelim, bir kap yemek ve suyu sokağa bırakalım hayvanlar için.Askerlerimize dua edelim. Selamlar…