Erdoğan Akdağ Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen konferansa, Vali Yardımcısı Salih Altun, Belediye Başkan Yardımcısı Talip Karslıoğlu, Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Salih Karacabey ve Eşi Beyza Karacabey, fakülte dekanları, daire müdürleri, öğretim elemanları ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program TRT tarafından hazırlanan 15 Temmuz’daki darbe ve işgal girişimine karşı halkımızın verdiği destansı mücadelenin anlatıldığı kısa sinevizyon gösterimi ile devam etti.
Programın açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Salih Karacabey 15 Temmuz gecesi yaşadığımız menfur darbe girişimi için “Allah bir daha bu acı günleri yaşatmasın” dedi. Rektör Karacabey konuşmasının devamında: “Milli şairimiz Mehmet Akif, Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın demiş. Elbette bu önemli bir dua. İstiklal Marşı yıllarında yaşanan acıları sıkıntıları rabbimiz bu millete bir daha yaşatmasın. Yine Milli şairimiz Mehmet Akif diyor ki. “İbret alınsaydı eğer tarih tekerrür mü ederdi.” Aynı acıları bu millet bir daha görmesin. Bu milletin evlatları ihmal sonucu başkalarına kapılıp ta zayi olmasın. 12 Mart’ı, 12 Eylül’ü, 28 Şubat’ı yaşamış, o günleri görmüş biri olarak diyorum ki; 15 Temmuz bu millet için bir milat oldu. Eğer bizler ülkemizi, milletimizi ve değerlerimizi, sevmede ihmal davranırsak bu olaylar Allah korusun tekrar yaşanabilir. Tarihe baktığımızda bu millet çok hıyanet gördü. Yönetime müdahalenin çok çeşitli şekillerini gördü. Kaynağı ne olursa olsun. Her defasında milletin basireti ve Allah’ın lütfuyla bunlardan kurtulmasını bildi. 15 Temmuzda da öyle oldu. 15 Temmuzda Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere onun cesareti ve dirayeti, Allaha inancı ve tevekkülü ,milletin kendisine duyduğu sevgi ve milletin bayrağına, ezanına salasına olan saygısı ile 15 Temmuz bertaraf edildi” dedi. Şu an da bile hıyanet çetelerinin boş durmadığına vurgu yapan Rektör Prof. Dr. Salih Karacabey: “ Bu hain çeteler üniversite gençliği ve millet üzerinde çalışıyor. Milletin farklı inançlar ve farklı kesimleri üzerinde çalışıyor. Amaç bu memleketi bölmek. Buna engel olacak geleceğimizin teminatı olan gençler sizlersiniz. Sizin vatan sevginiz sizin bu ülkenin geleceğini kurtarma adına olan aşkınızdır. Bu ülkenin geleceği sizin üzerinizde ve sizin omuzlarınızdadır. Bu ülkenin birlik ve beraberliğini, bu ülkenin kalkınmasını gelişmesini ilerlemesini dünya milletleri arasında bir numara olmasını sağlayacak sizlersiniz” dedi.
15 Temmuz gecesi bu vatan ve bizim geleceğimiz için canlarını feda eden kahraman şehitlerimizi ve canlarını ortaya koyan kahraman gazilerimizi minnet ve rahmetle anarak konuşmasına başlayan Yozgat Vali Yardımcısı Salih Altun, “ 15 Temmuzda milletimiz ve bu milletin mensubu olmaktan bir kez daha gurur duydum. Ne olursa olsun kimse Türk milletine diz çöktürmez bizi yenmeleri ve bizi yıkmaları mümkün değil. 15 Temmuz’u asla unutmayacağız ve unutturmayacağız” dedi. Konferansta, TRT İstanbul Müdürü Doç. Dr. Abdülhamit Avşar ülke ve toplum tarihimiz açısından bir milat noktası olan darbe girişimi gecesinde yaşananlar ve TRT İstanbul Müdürlüğü’nde meydana gelen gelişmeleri, yine o gün kardeşini kaybeden Fuat Yavuz ise o menfur geceyi dinleyicilere anlattı.
15 Temmuz darbe girişimi sırasında TRT’nin Harbiye’deki binasının işgal edilmesi ve sonrasında çıkan olaylar hakkında bilgiler veren TRT İstanbul Müdürü Doç. Dr. Abdülhamit Avşar, Harbiye’deki bina önünde 3 kişinin şehit, 49 kişinin ise gazi olduğunu söyledi. Avşar, o gece Türk milletinin büyük bir tarih yazdığını vurgulayarak, şöyle devam etti: “Dünya tarihinin şerefle yazacağı bir gece oldu. O gün yüce milletin fertleri, sonunu düşünmeden, Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla sokaklara, caddelere, meydanlara doldu. Silahını bize çeviren o hainlerin üstesinden gelerek işgal ettikleri kurumlardan söküp attılar. Düşmanın en başta belli olmadığı, milletin asker zannettiği kişilerin millete silah doğrultarak bu ülkeyi işgale kalkıştı ama kötü yanıldılar” dedi.
Harbiye’deki TRT Radyo Binası işgaline karşı direnirken şehit düşen Fahrettin Yavuz’un ağabeyi Fuat Yavuz 15 Temmuz gecesinin ülke tarihi açısından en karanlık gecelerden biri olduğunu belirterek “Bizler çok şükür şehit ailesiyiz. Bu ülkenin kurtuluşunda, Türk bayrağının kırmızı oluşunda benim kardeşimim kanının olması bize gurur veriyor” dedi. Yavuz konuşmasının devamında şunları söyledi: “Türk milletinin savaşta tek gayesi şudur. Ölürsem şehadet şerbeti içerek şehit olurum, yaralanırsam da gazi. İşte Türk olmanın gayesi bu inançta yatmaktadır. Allah o gün bizlere o gücü ve iradeyi öyle bir yükledi ki o iman gücüyle bizi yıkamadılar” dedi.
Konuşmasının sonunda gençlere seslenen Yavuz: “15 Temmuz gerçek bir milattır. Yüz yıl sonra çocuklarımıza bırakacağımız onur ve gurur duyulacak bir direniş destanıdır. Açık konuşuyum ben bu gençlikten ümidimi kesmiştim. Ta ki 15 Temmuz gecesine kadar. Bu tarihte o gençliği düşünce, fikir ve ideoloji ayrımı gözetmeksizin sokaklarda vatan ve millet aşkıyla görünce ne kadar yanıldığımı gençliğe güven duymamız gerektiğini anladım. Gelecek sizlerin ellerinde. Siz gençler 15 Temmuz ruhunu iyi anlatabilir ve işlerseniz bu topraklarda bir daha böyle haince girişimlere cesaret edilemeyecektir.” dedi. Konferansın sonunda Rektör Prof. Dr. Salih Karacabey katılımlarından dolayı TRT İstanbul Müdürü Doç. Dr. Abdülhamit Avşar ve Fuat Yavuz’a üniversitemiz logolu tabak takdim etti. Program toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.
