Ramazan ibadetlerimizi tamamladık…

Rabbim kabul etsin,

Şeker tadında Ramazan bayramını eda ettik.

Bayram tatilinin kısa sürmesi,

Şehirlerarası yolculuklarda yaşanan yoğunluğu artırmadı.

Dolayısıyla trafik kazaları da aynı ölçüde seyretti.

Elbette bir kişinin dahi burnun kanamasına gönlümüz razı gelmez.

Fakat dikkatsiz ve tedbirsizlik neticesinde meydana gelen kazaların önünü kesmek pek mümkün olmuyor.

Ramazan ayı ve Bayram geride kaldı.

Bu bağlamda güne doğru başlamak için bir tarif gerekirse en doğru ifade.

“Nerede Kalmıştık” olmalı diye düşündüm.

Ramazan ve Bayram telaşesi arasında kaldığını düşündüğüm bir konu aklıma geldi.

Dolayısıyla hayırlı bir hatırlatma ile sohbete devam edelim.

İstanbul’da hemşerilerimiz tarafından yapımı kısa süre önce tamamlanan “Yozgatlılar Kültür evi ve öğrenci yurdu binası” hizmete girdi.

Bu tesisin bayram öncesi resmi protokolü imzalanmıştı.

Öncelikle belirtmeliyim ki, son derece güzel ve hayırlı bir hizmet oldu.

Hemşerilerimiz bu tesisin tamamlanabilmesi için maddi ve manevi olarak ellerinden geleni yapmaktan geri durmadılar.

Rabbim herkesin katkısını kabul etsin.

“Kaça yapıldı, kim ne kadar katkı sundu?”

Bu ve daha buna benzer sorulara girmeyeceğim.

Çünkü kim ne kadar katkı sunduysa Allah kat’ında karşılığını mutlaka görecektir.

Şimdi Yozgat’a baktığımızda ise verdiğimiz güzel örnek gibi tamamlanmayı bekleyen ya da memleketin hayrına olacak yapılması gereken yığınlarca iş beklemektedir.

Atanmışların ve seçilmişler tarafından neler planlanıyor bilemiyorum ama bildiğimiz çok önemli bir şey var ki Yozgat’ta halen GÖÇ olgusu devam ediyor.

Merkez nüfusu artış bakımından karınca adımıyla belki ilerliyor gibi ama genel itibariyle çevre İllerle mukayese ettiğimiz de Yozgat’ın halini hiç iyi görmediğimi buradan bir kez daha söylüyorum.