""

Bize ne oldu? « Yeniufuk Gazetesi

30 Nisan 2024 - 01:55

Bize ne oldu?

Bize ne oldu?
Son Güncelleme :

22 Ağustos 2022 - 17:20

Dün sabah kahvaltısını bir arkadaşımın mekânında yapıyorum. Yan masada oturanların sohbetine bir ara kulak kabarttım, bizim yaşlarda olan birisi “Ne olursa olsun en kısa sürede köşeyi döneyim anlayışı, bireyleri tutsak aldı” dedi. Ve ekledi; “Her şey para ile değerlendiriliyor artık. Oysa her şey para değil. Mühim olan insanlık.”
Mekândan ayrıldıktan sonra gazeteye gelene kadar aklımdan geçenleri ve geçmiş ile günümüz arasındaki süreci bugünün sohbet konusu olarak sizlerle paylaşayım istedim.
Toplumsal dayanışma, “zor durumda olana” gizliden yardım etme gibi etik kurallar, çoktan unutuldu. Sokak ve caddeler adeta “kan gölüne” döndü, ahlak erozyonu tepe yaptı. Birine “gözünün üstünde kaşın var” demeye gelmiyor. Su’dan sebeplerden cinayetler, silahlı kavgalar, yol tartışmaları haberlerini her gün izlemekten bunaldık. Öfke toplumuna dönüştük.
Oysa bizim kuşak. Yani 12 Eylül’ü yaşayıp şimdilerde 50-70 yaş aralığında olan insanlar. Babası memur, annesi ev kadını veya öğretmen olan bugünün orta yaşlıları. Mütevazı yaşamlarına karşın ne kadar da mutlu ve yardımseverdi. Ekmeğini gerekirse komşusu ile paylaşır, elindeki olanakları zor durumda olan yakını veya tanıdığına gizliden sunardı. Yoksulduk, ama son derece mutluyduk.
Herkes birbirinin hakkına saygı duyar, sınırlarını çiğnemezdi, arkasından iş çevirmezdi.
Bugünkü gibi akıllı telefonlarımız, tabletlerimiz, bilgisayarlarımız, lüks otomobillerimiz, çok değerli eşyalarımız yoktu. Ama ailemizin olanakları doğrultusunda alabildiği giysilerimiz, lastik ayakkabılarımız, gösterişsiz oyuncaklarımız ve sonlanmayan arkadaşlıklarımız vardı.
Biz böylesine özverili ve dayanışmayı önceleyen nesilden geldik. Ya şimdi, herkes birbirinin kuyusunu kazıyor, hakkını çiğniyor, çekinmeden en yakınını çıkarı gereği anında satabiliyor.
Birilerinin sırtına basarak, makama oturan, anlamadan, dinlemeden, doğru mu, yanlış mı? araştırmadan yanında çalışanlarının işini sonlandırıp, ailelerin perişan olmasını görev sayıyor.
Bütün bunlar bireylerin vicdanını köreltti, hırslı, çıkarını önceleyen, egosu tepe yapan toplumu beraberinde getirdi.
Öte yandan gençler elindeki akıllı telefondan başını kaldıramıyor. Oysa çevresine, ailesine, topluma şöyle dönüp bir baksa çok şeyler görecek ve öğrenecek.
Geliri ve bütçesi kısıtlı olanlar, dijital çağın sunduğu olanaklara erişemeyince olumsuz duyguya kapılıyor, içe kapanıyor. Azla yetinen kanaatkar toplumdan, açgözlülüğün egemen olduğu, emeğin hak ettiği değeri yeterince alamadığı, zenginin giderek yumağını büyüttüğü bir anlayış ve sisteme evrildik.
Lakin bireyselciliği önceleyenlerin ne denli zengin olsalar bile mutlu olamadıkları aşikar.
Sonuç olarak toplumu saran bu anlayışta artan nüfus, gençleri vuran işsizlik, gelir dağılımında aşırı dengesizlik, yüksek enflasyon ile hayat pahalılığı çok büyük etmen. Kıt bütçesiyle yaşam savaşı veren gariban insanlar, doğal olarak ruhen baskılanıyor. Sonunda öfke patlaması yaşanıyor. Çözüm, sosyal adaletin ödünsüz uygulanmasında.
Yine de siz siz olun, bireyselliğin, öfkenin ve aşırı para hırsının tutsağı olmayın.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.