Belediyeler, şehirlerin gelişiminin lokomotifidir. Yönetimin başındaki kişi Şehrül-Emin kişidir…

Şehrül-Emin şehri ve içinde yaşayanları emanet bilmek, bu emanete ihanet etmemek demektir. O yerin güvenilen idarecisi olmak, idare ederken adil, emanete sadık, vefalı ve yiğit olmak demektir. Hizmet ederken de halka, hakka hizmet ettiğini bilen olmak demektir. Şehrül-Emin hak pişirmek, hak dağıtmak ve hak gözetmek demektir.

Şehrin emin kişisi, emin insanı yani bugünkü manası ile seçilmiş belediye başkanıdır. Belediye başkanı şehrin imarından, turizminden, çöpünden, çevresinden, bünyesinde bulunan şirketlerden sorumlu kişidir. Bu sorumluluğun tek amacı vardır; o yerleşim yerinde yaşayanların huzur ve güven içerisinde müreffeh yaşamalarını temin etmektir.

Malum. koca bir yılı daha geride bıraktık. Yozgat’ta bir yıl nasıl geçti, siyasiler tarafından verilen sözler tutuldu mu, vaatler yerine getirildi mi? Bunları ayrı bir başlık altında ilerleyen zaman içinde tek tek konuşacağız.

Bugün konumuz Şehrül-Emin olduğuna göre buradan devam edelim… Yeni bir yıla girmemiz dolayısı ile Belediye Başkanları, 2021 yılını nasıl geçirdiklerini, hangi çalışmaları yaparak vatandaşa hangi hizmetleri sunduklarını yaptıkları toplantılardan öğreniyoruz.

Kamuoyuna yansıyan haberlere baktığımızda klasik hizmetler “bir yılda şu kadar asfalt attık, yol ve kaldırım yaptık” demekten ileri gitmediğini görüyoruz.

Peki, Belediyelerin tek vazifesi asfalt, yol ve kaldırım yapmak mı? Bunlar elbette olmazsa olmazdır. Çünkü belediyelerin var oluş nedenlerinin başındadır ve zaten yapmakla yükümlü oldukları işlerdir. Ve bu çalışmaları yapmak için üst düzey bir bilgiye, yeteneğe gerek de yoktur. Belediyelerin mevcut kadroları ufacık dokunuşlarla zaten vazifeleri olan bu işleri kolaylıkla yapmaktadırlar. Belediye yönetimi sadece bu çalışmanın yapılacağı yeri ve finansını belirler.

Belediyeler bu hizmetleri yaparken, aynı zamanda şehirdeki işsizliği önlemek, istihdamı artıran çalışmaları yapmak, kentin gelişmesini ve kalkınmasını sağlamak da görevleri arasındadır.

Çünkü, işsiz, evine ekmek götürmekte zorlanan, ailesinin ihtiyacını karşılayamayan, yaşadığı şehirde insan onuruna yakışır şekilde yaşayamayan adamın derdi kaldırım, asfalt, park olmaz. Önceliği kimseye muhtaç olmadan yaşayabilmektir. Kimseye muhtaç olmadan onurunu koruyarak yaşamayı başardığı şehirde yolun, kaldırımın, parkın, asfaltın kıymeti olur.

Bu nedenledir ki, artık eski yol kaldırım belediyeciliği dönemi kapanmıştır. Belediyeler ve belediye başkanları şehrin tarihi ve kültürel zenginliklerini canlandırmalı, şehirde üretim ve istihdam odaklı çalışmalar içerisine girmeli, şehir olarak tarif edilen alanın gerçek bir şehirli kimliğe kavuşması ve şehirde yaşayan her sosyolojik katmanın dert ve sorunlarının çözümüne katkı sunacak, onları hayatın içerisinde aktif, üreten bireylere dönüştürecek projelere imza atarak,  insanlarının hayatlarına dokunmalıdırlar.

Umudumuz 2022 yılı ile beraber, Yozgat belediyelerinin de çağdaş belediyecilik anlayışına kavuşarak, insan odaklı çalışmalar içerisine girmeleridir.

Ortak akılla şehri yönetmeye başlamaları, ortak kader anlayışı içerisine girerek belediye başkanlarının da şehirde yaşayan her bir bireyi kendi öz evladı gibi kabul ederek onların bugünkü sorunlarını çözüp geleceğe umutla bakmalarını sağlayarak, doğduğu şehirde mutlu ve karnı tok, başı dik yaşamalarını dert edinmeleridir.